bugün

ana fikri benmerkezcilik olan bir felsefi görüş.
dünyada bireyin benliğini merkez sayan felsefi görüş.
diğer bir ismi "ben merkeziyetcilik" tir.

ilk çocukluk döneminde ve ergenlikte görülür. örnek vereyim;

şimdi bi çocuk var beş yaşında bir veled mesela. babasıyla telefonda konuşuyor. ve babasına; "baba bak elimde kırmızı arabam var" diyor. tabi baba telefonda olduğu için bu arabayı görmesi mümkün değil. ama çocuk herkesin kendi durumunda olduğunu zanediyor.

ergenlik döneminde ise;

ergen kendi kendine yeni bir hayat felsefesi edinme çabasına girmiştir. ve bunun sonucunda yeni bir düşünce tarzı vardır. kendisine göre bu düşünce tarzına uygun düşünceler iyi; uygun olmayan düşünceler ise kötüdür.
benmerkezciliktir. ergeninki bayağı bir yorucudur. kendisini sahnede sanır ve herkes tarafından izlenildiğini düşünür. bir kusuru varsa herkes ona bakıyormuş gibi gelir. 18 yaşından sonra durulmaya başlar.
benmerkezcilik demektir. havighurst ve bir çok gelişim bilimcinin kabul ettiği gelişim dönemlerinde görülen durumdur.çocuk gelişiminde iki ayrı dönemde rastlanır

*birincil çocukluk döneminde çocuk egosantrizmi görülür. bu gelişim döneminin bir özelliğidir. çocuk herkesin onun gözünden gördüğünü, bütün sevdiği nesnelerin ona ait olduğunu ve kendi hoşlandığı durumun herkesce hoşlanılcağını düşünür. en basit örnek ev telefonundan konuşan küçük bir çocuğun dedesine "bak yeni ayakkabilarım nasıl güzel mi" diye sormasıdır.

*ergenlik döneminde görülen egosantrizim farklıdır. ergen yaşadığı duyguları yalnız kendine özel olarak görür, ona göre onun çektiği acı en büyük acıdır ve onun gibi kimse aşık olmamıştır. çevresini hep bir seyirci kitlesi olarak görür herkesin kendini izlediğini düşünür. bu duruma gelişimde "kişisel efsane" dedğimiz düşünce de eşlik eder. kişisel efsane psikolojisine göre, birey kendinin özel olduğuna inanır ve ölümle karşılaşmayacağını düşünür. delikanlılık sözününde burdan geldiğini düşünebiliriz.
insanoğlunun kendini dünyanın merkezine koyması olgusudur. bu onun aciz yaratılışının yanısıra tamamen kendine dönük yapısına ve aşağılık bir varlık olmasına bağlıdır. evet dostlarım bence insan aşağılık bir varlıktır neden diyeceksiniz. insan tutkularının ve bencilliğinin içinde yaşayan ihtiras sahibi, kıskanç ve aklı doğuştan kötülük etmeye meğilli bir varlıktır. bunu basit bir şekilde örneklendirirsek: nasıl bir yaratık boğulurken kendini kurtarmaya gelen bir varlığın da canını hiçe sayarak kendini kurtarmaya çalışır üzerine çıkar ve aşağı çeker? kendi hayatını kurtarmaya çalışırken kendisine iyilik etmeye çalışan diğer insanın canının gözünde hiç bir değeri yoktur. freud abimizi çoğu moloz yerden yere vurur, ben şahsen hiç bir fikrinde yanıldığını veya abarttığını düşünmüyorum. evet insan doğuştan cinsellik ve saldırganlık dürtülerinin peşinde koşan bir yaratıktır. eğer bu düşünceleri yanlış olsaydı şu küçük sözlük dünyamızda bile sol frame'i sikerten uçkur üzerine kurulmuş bir din ve birbirine ideolojik olarak boş beleş saldıran yaratıkcıklar olmayacaktı. umarım anlatmak istediğimi anlamışsınızdır ya da en azından paradigmalarınızın dışına çıkarak kafa yormuşsunuzdur.