bugün

hayvanları konu alan bir belgesel. 3 ana başlıkta, hayvanların nasıl kullanıldığını anlatıyor.
ağlatır, vejetaryen yaptırır.

edit: türkiye'den bir görüntü de vermekte, belgeselin başında. ha üstteki tanım ilginiz çekmediyse "türkiye varmış izliyim"ci olmanızı umarak ekliyorum bunu.
--spoiler--

mezbahaların duvarları olmasaydı, hepimiz vejetaryen olurduk.

--spoiler--
insan türünün kendini diğer türlerden üstün sanması sonucu nasıl canileşebileceğini anlatan belgesel.sırf yapabiliyor olduğumuz için bütün doğaya çektirdiğimiz işkencenin belgeseli.ayrıntıya girmeye gerek yok ama mezbahalarda büyükbaş hayvanların çektiği eziyetten, canlı canlı derisi yüzülen tilkiye kadar herşey var.

ama bütün evrenin insan için yaratıldığını ve diğer tüm canlıların insanın hizmetinde olduğunu söyleyen dinlerimiz ve kar etmekten başka hiçbir motivasyonu olmayan bir ekonomik sistemimiz oldukça hayvanların işkenceden kurtulması zor gözüküyor.
hayvanı değil insanı konu alan bir belgesel aslında. evrensel çapta bir tecavüz, en ufak pişmanlık hissetmeden.

açık söyleyeyim bu belgeseli izlemeden evvel durumun bu kadar vahim olabileceğinin farkında değildim. ancak kimsenin kendini olayın dışında tutmasına gerek yok. büyük bir ortaklığı söz konusu insanın. birileri katletsin, birileri satsın, birileri alsın.

ayrıca katletmek bile çok naif kalıyor. neyse nasılsa insan bulur yeni bir yöntem, uydurur adını da.
Yiyecek, giyecek, eğlence ve tıp sektörlerinde kullanılan hayvanların maruz kaldığı şiddet, acımasız öldürme yöntemleri ve psikolojik işkencencelerin konu edildiği bir belgesel. midesi kaldıramayanların izlememesi gereken türden.

http://www.earthlings.com/
insanın kanını donduran cinsten belgesel. insan türünün nasıl hayvanlaştığını konu ediniyor. dayanılacak gibi değil.
bu kadar önemli bir konuyu ele alan bir belgeselin, sözlükte bile bu kadar az entry alması gerçekten beni üzdü. boşverci toplum olduk. hayvanlara yapılan eziyetler sonucu üzülüp, sonra es geçiyoruz. daha geçenlerde çamlıca belediyesi sokak köpeklerini çöp arabasına toplatmış. düşünün şu yapılan eziyetleri.
yapılan yorumlardan dolayı bir türlü kendimde o cesareti bulup izleyemediğim belgeseldir.
hayır vejetaryen olmak bir yana izleyince etkisinden kurtulamamak beni mahvedecek.
(bkz: hayvan özgürleşmesi)
hayvan katliamlarını anlatan bir başyapıt.
bütün tv. kanallarında gösterilmeli ki insan adı altında yaşayan caniler bilinçlenmeli ve akıllanmalı.
işkencelere dur deyin...

--spoiler--
bir gün bakacaksınız ki gökte uçan kartallar, dağları örten ormanlar yok olmuş, özgür atlar ehlileştirilmiş ve her yer insanoğlunun kokusuyla dolmuş. işte o gün insanoğlu için yaşamın sonu ve varlığını sürdürebilme çabası başlamış olacak.

--------------------------

son ırmak kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık
tutulduğunda; beyaz adam paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlayacak.
--spoiler--
en iyisini peter singer demiştir.
"if i could make everyone see one film, i would make them see earthlings."
izleyin, izlettirin, izlettirsinler.
türcülük kavramının da ırkçılık, sexistlik ve bunun gibi çok çeşitli ayrımcılıklar gibi ne pis bir şey olduğunu gösterir. insanı insan olmaktan utandırır, türünden tiksinmesini sağlar. hayvanlarla empati kurarak izlenmesi çok zordur dayanabilme açısından ancak henüz çekilmemiş ve belki hiç çekilemeyecek kadar korkunç bir film izlersiniz bunu yaparsanız. insanoğlu kendi içinde bile adaleti sağlayamamışken, kendi türünün barışını, refahını sağlayamamışken hayvanlara sıra ne zaman gelir bilinmez. bu da fazlasıyla sinir bozucu bir his yaratır kişinin içinde. izledikten sonra lazım olacak sayfalar için:

(bkz: vejetaryen)

(bkz: vegan)
gerçekten dikkat çekilmesi gereken bir konuya çok güzel dikkat çekiyor, eartlings bence herkesin izlemesi gereken bir belgesel.insan olmanın ayrıcalıklarını bir yana bırakıp sorumluklarını hatırlatıyor. düşündürmekle kalmayıp pek çok seyi hissettirdiğinden etki kalıcı değişiklikler yaratabilir nitelikte.
hayatımda unutmam 99 yılında eskişehir'de yağmurlu birgündü. 10 yaşındaydım. komşunun garajının önünde orospu çocuğu belediye tarafından zehirlenen köpek dakikalarca acı çekip ölmüştü. nefesinin çıkarttığı dumanı hala hatırlarım. özellikle kendine hayvansever diyen kişilerin izlemesi gereken filmdir. türkiye'nin de birkaç iğrenç yöntemle dahil olduğu filmdir, yazıklar olsun size de müslümanlığınıza da.
insanlıktan tekrar tekrar ümidi kestiren, yarısında kapattığım işkenceli belgesel. kötü olduğu için kapatmadım. gerçekliğini bu kadar acımasızca ve sade olarak yansıttığı için bakmaya daha fazla cesaret edemedim.
görüntülerin çoğu 2000 öncesine ait. buradan yola çıkarak "artık böyle caniliklere izin verilmiyor, geçmişte kaldı bu görüntüler" diyenler varsa büyük yanılgı içindeler. insanoğlu ve para arzusu var oldukça, bu canilikler de var olacaktır. izledikten sonra gözümüz gibi baktığımız kedimize kötülük mü yapıyoruz acaba diye düşündürten belgeseldir.
Dünyalılar anlamına gelir, izlemeye başlandığında insnalığımızın sorgulanması muhtemel olan belgesel filmdir. biraz olsun kurulan bir empati ile günler boyunca hatta izlenildiği andan itibaren etkisinden çıkmanın çok zor olduğu, içler acısı gerçekleri yansıtan Shaun Monson'ın yönetmenliği altında ki izlenmesi şiddetle tavsiye edilen belgesel.
bu filmi izleyip de aman et yemiyorum, makyaj yapmıyorum diyen insanlara diyeceğim bunlarla uğraşana kadar biraz etrafına bak olur.

çok uzağa gitmeyin arkadaşlar... önce kendi etrafınıza bakın.

çıkın istanbul'da yürüyün, sokaklardaki hayvanlara dikkat edin.

kiminin gözü oyulmuş, kiminin ayağı kırılmış, kiminin açık bir yarası var...

ve bunları yapan dibinizdeki insanlar, bunları keyif olsun diye yapıyorlar.

bunu da geçtim onlara tecavüz ediyorlar ve bu ülkemizde çok yaygın.

biz bunu engellemek için napıyoruz? biz kendimizi ne kadar düzelttik? hayvanları korumak için en ufak bir yasamız var mı? bu yönde halk olarak bir talebimiz var mı?

hayvana tecavüz edene yazarız 10 seneyi, al ciğerim senin olsun. ötesinde ister et ye, ister süt iç. ne farkeder?

önce kendi kapımızın önünü süpürmeliyiz. midem ekşidi filmi izleyemedim demekle dünya düzelmiyor.
Kaç kez bitirmek için izlemeye yeltendiğim, yarısına gelemeden kapattığım belgesel. insanın ruhu allak bullak oluyor bir haftada kendine gelemiyorsun. insan olmaktan utanmayı da geçtim, nefret ediyorsun. Kendi türünden tiksiniyorsun, o hayvanlara onları yapanları katletmek, aynı işkenceleri yaparak öldürmek istiyorsun. Ağlıyorsun.
gelmiş geçmiş yaratıklar içinde, insanoğlu en tiksindirici olandır.
acıyı bilmesine rağmen, spor için acı veren tek yaratıktır.

mark twain' nin sözüne anlam veren belgesel.
"mezbahaların duvarları camdan olsaydı, hepimiz vejetaryan olmaz mıydık?" sorusunu sorduğu gibi, içten içe evet diye cevabı yapıştırdığım belgesel. henüz dün izledim. etkisinden çıkmak mümkün değil, he çıkarsanda eşşoğlueşşek olmak gerek artık.
Vahşetin belgesi, belgeseli...
Kanım çekildi, aklım almadı bu kadar insanlıktan çıkmayı.
Çok tuhaf oldum, pür dikkat izleyemedim, kaldıramadım...
izleyenleri vejetaryen olmaya yönlendirmeyen belgesel. tamam, köpeği çöp arabasında presledikleri sahnede ben de orospu çocukları dedim, ibne matadorların mızraklı kılıçlı kıyımında bir güzel küfür ettim, hintlilerin sığırların gözüne tütün ve kırmızı biber sürdüklerinde yapanların götünden kan almayı istedim, lakin dünya' nın sandığımız kadar güzel bir yer olmadığını, insanların her daim besin zincirinin en tepesindeki tür olması gerektiğini bilen bir insanım. bitkilerin de acı çektiklerini düşünüyorum. sonuç olarak bir şekilde beslenmemiz gerekiyor. başkasının yaptığı orospu çocukluğu yüzünden ben neden uygun koşullarda işlenmiş hayvansal kaynaklı ürünleri tüketmeyi bırakayım?
Food kisminda insanoğlunun enerjisini ve teknolojsini böyle önemli bir konudan sakındığını ve ihmal ettiğini gösteren belgesel.

Veganlık için hazırlanmış da olsa ben daha çok işin insan-et ilişkisine bakıyorum. Biyolojik olarak ne kadar etcilize yani. Belgeselde ise o kadar kötü görüntüler var ki tam gaza gelip vejeteryan olmalık. Duygusal bakan biriyseniz olma ihtimaliniz yüksek. Turkiyeden görüntüler de var. Etkileyici.
90 lı yıllarda gezegenimizde insanoğlu eli ile diğer canlılara yapılan zulmü, vahşeti, soykırımı(Bu tanımlamalar bile yetersiz kaldı bence.) ayrıntılarıyla belgeleyen, tamamı gerçek görüntülerden oluşan belgesel. izleyin, izlettirin. Farkındalık önemlidir. Dolaylı da olsa bu vahşetin bir parçası olduğunu bilmek insana cidden ızdırap yaşatır.