bugün

fevkalade anlamlari haiz olan söz öbeğidir. kundurunuza kum doldugu vakit elektrik direğine elinizi dayayip kumu bosaltmaya calisrken bir anda kafaniza kürek yemeniz ile öbür dünyaya arz-i endam eylediğiniz ahirette kafaniza kürekle vuran vatandasi beklersiniz. beklerken de can sıkıntısından bulutlara civi cakmaya calisirsiniz fakat bu na mumkundur. duvar muvar arama heryer pamuk helva gibi yumusaktir. sanki vernellenmiş yumusacik olmuş bir de üzerine üzerine ace dökülmüştür. üstüne üstlük ölümü limonlu sekersiz cay gibi içtiğinizden dolayi miğdeniz yanar ki breh breh.

işte o sırada kafaniza kürekle vuran kişi gelir. hah dersiniz sictim senin agzina dediğiniz vakit o sizi tanir.

- abi yapma bokunu yiyeyim.
- senin yüzünden en güzel cağimda dingilledim dingil.
- abey ben seni elektürük carpti diye zannettim, pardon abey.
- tuh senin kalibina, siktiret affettim gitti zaten su parasini ödemiştim iyi oldu.

gibi diyaloglar neticesinde egitim sart konusunda hem fikir olursunuz.

sözün özü:

lüzumsuzsa söndür.