bugün

cennet bir ödül, neyin ödülü allah'ın emrettiği şekilde yaşamanın. kim en çok bu yolda çabalıyor bakıldığında cahil, cühela, tipsiz krolar. paso namaz, oruç, fitre, zekat, domuz bağı, keriz feneri yardımı, el kesme, taşlama v.s hep cehalet sümsüklük bu kitlede. bunlarla aynı ortamda kim olmak ister kimse. cehennem için çabalanmaz ama ortam orda gibi hurinin kralı orda zaten.
bu konu hakkında söylenecek şeyi necip fazıl söylemiştir.

ne cennet tasası ne de cehennem
sadece allah'ın rızasındalar
son derece yanlış ve bir o kadar da cahilce bir önerme.

aslına bakılırsa ortada öyle çok fazla cevap vermeye gerek duyulacak bir şey de yok. her tarafından cehalet ve salya akıyor.

nasıl bir genellemedir ki bu? nasıl bir beyinden çıkmıştır da kelimelere dökülmüştür, hayır inan inanma kime ne orası ayrı. burdaki sorun düşünce yapısında.

klavye başında ki cahil, sümsük ve krolara ne yapacaz peki?

sinirle yapılan edit:

yanlış hatırlamıosam ikinci kez yapıorum bunu.

entry oylama kullanım klavuzu:

önce bir önermeyi okuyun, sonra bidaha okuyun, sonra bi daha okuyun, 10-15 kere okuyun.. sonra gidin biraz düşünün yorun biraz beyninizi ama zorlamayın kendinizi..sonra biraz daha okuyun..kafi gelince o zaman gelin tekrar oylama yapın. oldu ki yine aynı oylamayı yaptınız, kafanızı gidin bir yere vurun, tınlama duyacaksınız, sakın korkmayın..
insanın zengin oldukca yaratıcısını unutması ve sadece ölüm,kaza sıkıntı,acı çekme gibi durumlarda onu hatırlaması ama aşşağılık ve pespaye fakirin ondan hiç umudu kesmemesidir.
(bkz: ironi)
kurallara sınırlı kalmakla alakalı bir konu olup kişiliklerin avrupai olmayışıyla eşdeğerdir.

bırakınız takılsınlar kafalarına göre. hak var hukuk var.

allah allah deyip kimse atılmamış hapse.
inananlara laf edenlerin içindeki eziklik psikolojisinin neyden ötürü var olduğunu, böyle bir psikoloji eğer yoksa neden bu insanların bu kadar saldırgan olduklarını araştırmacı zihniyetlere araştırma konusu edindirmeye kadar gidebilecek cahillik & cühelalık & körlük vb bir sürü sıfatın yakıştırılabileceği kimseler tarafından öne sürülebilecek bir önermedir. insanda beyin varsa ve bu beynin %1'i bile kullanımdaysa (ortalama bir insan %4-5 kadarını kullanır) o insan böyle bir cümle sarf etmeye hakkı olmadığının bilincinde olmalıdır. ha o kafasının içindeki şeyin %95'i değil de %100'ü su ise, o zaman yapılacak bir eleştiri vb bir şey yok demektir. bırakın insanlar allah'a iman etsin, bırakın insanlar allah'a iman etmesin, bırakın insanlar muhammed'e, isa'ya, musa'ya inansın, bırakın insanlar muhammed'i, isa'yı, musa'yı reddetsin. kimse kimsenin inancına ne karışsın, ne eleştiri yapsın, ne de küfretsin. sadece insanlar "kendi" inançlarını anlatsın. karşıdaki insan kabul etsin ya da etmesin, bırakın bu seçim de onların olsun. ama hiç kimse, "hiç kimse" diyorum, hiç kimsenin inancına hakaret edebilme hakkını kendinde görmesin. bu hakaretler o kişinin içinde kalsın. yarın öbür gün ahiret varsa (ki benim inancıma göre var ama senin inancına göre olmayabilir ki bu durumda bush'un yaptıkları yanına, benim yaptıklarım benim yanıma kar kalacak demektir..) herkes hesabını orada allah'a (allah varsa ki benim inancıma göre var ve dünyada yaptığım fakat cezasını çekmediğim şerefsizliklerin, haysiyetsizliklerin, ahlaksızlıkların vb şeylerin cezasını -affetmezse- verecek, yoksa bunlar yanıma kar kalır ve böyle bir mantıksızlık olamaz) versin. biz sadece inanalım, inandığımız şeyleri baskıcı olmadan tebliğ edelim, gerisine karışmayalım.
gibi bir saptamada bulunmak pek doğru olmayacaktır. Çünkü insanı insan yapan hayatıdır.Cennet için didinen adam cahil değildir. En azından her dindar insan cahil değildir. insan bir şeye en temiz duyguları ve güveniyle bağlanır. "Din" dediğimiz şey de en güzel inanç sistemi değil midir? Bu inancın gereklerini yerine getirmek yine dinin kendi dilinde iyiliği yani cenneti getirecektir. Bundan ötürü cennet icin didinenlerin hep varos ve cahil olusu söz konusu değildir. Senin dediğin zaafların ve inancın kötüye kullanılması ve adının kötüye çıkarılması; o da bambaşka bir entry konusu zaten...