caresizlik arttikca seciciligin azalmasi

çaresizliğin sonuçlarından biridir belki de çaresizlikle ardışık bir durumdur.
yalnızlıktan sıkılmış birinin önüne gelen ilk kişiyle ilgilenmesi;yıllarca işsiz kalan birinin artık ne iş olsa yaparım abi kıvamına geçmesi gibi.
seçmek büyük bir ayrıcalıktır ve haktır bunun kaybolması kişiyi çaresizleştirir.kendisini mutsuz hissetmesine neden olur.

evlilik müessesesinde tam tersi olarak çalışan önerme.

farelerde bile görülen durum.

(gördüm ordan biliyorum)

(bkz: maslow un ihtiyaclar hiyerarsisi teorisi)

hatta çoğu zaman seçicilik kavramı diye bişey olmamasıdır. artık önüne ne koyulursa ona razı olursun. istesende istemesende. insanı asıl çökerten de budur. elinden birşey gelmiyor ve sen mecburen istemediğin bir düzen içinde savrulup gidiyorsun. bilmiyorsun nereye kadar sürecek ya da bilmiyorsun daha ne ölçüde katlanmak zorundasın bu zorluklara, çaresizliklere. tek yapman gereken dayanmanın sınırını zorlaman ve "neden" diye sorgulamaman olayları.

karar verme sürecinin hızlanmasının habercisi durumdur. tersten düşünüldüğünde iyi bir fırsatmış gibi de durabilir.

caresizlik = 1/seçicilik

hayatın gerçeklerinden herhangi biridir, yakalanmamak için sürekli çabalanılır, ama o bir şekilde bir yerden gelir sizi yakalar, umarım zayıf tarafınızdan yakalamaz...