bugün

sözlük alemlerinin gediklilerinden biridir. aramızda görmekten mutlu olduk. ilgiyle takip ediyorum bu arkadaşı.
yıllanmış sürahisinde su içen yazar. deryadır ama taka sahiplerine de saygılıdır.
c. de la barca bir oyun yazarıdır ayrıca. (bkz: madrid te kadınlar geceleri neden koşar)
emek verilmiş, tutarlı, polemiğe yol açmak amacı ile değil bilgilendirme amacı ile yazılmış entrilerini takibetmekten keyif aldığım yazar.
okunmaya değer entryleriyle üçüncü neslin kocaman yüreği ağzında olan yazarımız.
an itibariyle thomas bernhard hakkinda yazdiklariyla beni mest etmis ve sozluge 'iste boyleleri lazim' dedirten yazar.
sinema yorumlarına hayran olduğum gerçek bir sinefil.
yarın birliğine teslim olması beklenen militer yazar.

(bkz: kars türküleri)
hayatındaki gerçek ivmeyi ortaokul ikinci sınıfta kazanmış,beyoğlunun izbe ve terkedilmiş sokaklarında yokuş aşağı hızlanmıştır.lise yıllarında aynada kabaran ergenlik sivilcelerine hiç bozulmamış bilakis daha da yakına gelip gülümsemiştir.
ne yağan yağmura küfretmiş ne de güneşe küsmüştür.hiçbir zaman ölmeyen umutlar beslemiştir.
suyun yüzünde ufacık taşları kaydırmış,yağız atlar gibi kazanmaya saldırmıştır...
bir ayağı kaldırımda bir ayağı asfaltta yürümüş kimseyle dıgıdık dıgıdık sidik yarıştırmamıştır.
bir telefonla kardeş bir telefonla dost bir telefonla yoldaş olmuştur...
kalın çizgilerle hem hayatın hem de edebiyatın altını çizmiş,kimi zaman kalem kırmıştır.
istenmeyen insanların dünyasında hit olmayı başarmış ölesiye sevilesi yazar....

edit:tanımam ispanyol oyun yazarı felan,madridde koşan kadınlar da bana hava,sözlükte yazan adam işte o calderon de la barca ondadır ne varsa yoksa.
kutsal bilgi kaynağı adeta... hele ki dolu dolu sinema yazılarını okumak pek bir keyif veriyor doğrusu. herşeyden önce sözlüğe olan hakiki ''katkı''sından ötürü teşekkür edilesi bir yazar.
daha ortaokul yillarinda giymistim o yesil kazagi .. neden bu pis kazaga giyiyon derdi hep ama gun gelecek sen de giyeceksin derdim ve 26 yasina o pis yesil kazakla girdi can kardesim..:)

cocuklugunda dunya haritasini ezbere cizmesinden, dunyanin tum ulke baskentlerini ve istanbul ici tum otobus hatlarini ezbere bilmes...inden, ahmet kaya dinlemesinden, sikutura binmesinden, evde tavsan beslemesinden, basket topuna ayakla vurmasindan, okul cikisi orucunu midyeyle acmasindan, kirbacla el sakasi yapmasindan belli idi 21. yy'nin tozunu topraani kaldiracagi..:)

entellektualitenin doruguna varmasina ragmen konyanin atlilar koyundeki insanlara bilem kulak vermesi ozunu kaybettirmedigini gosterir cankardesimin..
lafi uzatmadan esas konuya gelelim daha gencsin bu sene olmazsa bidaha ki seneye olur kardesim dogum gunun kutlu olsun nice seneler...:))
elif hakkında ki entrisiyle bende yeni bir çığır açmış,beni çok düşündürmüş,tekrar tekrar bu entry okumama ve sonunda ezberime kazımama sebep olmuş birinci sınıf bir yazar benim için.saol varol dostum.iyi ki varsın,iyi ki varsınız..
(bkz: seni seviyorum/#8687654)

beni bana bırakmayan güzellikte...
(#8813631) nolu girisiyle büyülemiştir. bu nasıl bir birikim, bu nasıl bir ifade gücüdür hocam. kesinlikle önünde ceketin düğmeleri hızla iliklenmeli.
prag dan dolu dolu dönmüş kafka hayranı. bir söylentiye göre çek kızlar, old town square da çek kronu bozdurmuşlar kendisine. başka bir söylentiye göre eski bir alman şehrinde olan prag da en çok saygı gören türkmüş, yere hiç tükürmemiş. * iki lafın belini kıralım dedik, bir telefon geldi tunusa aktı. an itibarıyla tunus illerinde, palmiye ağaçlarının gölgesinde arabesk günler yaşıyor, muhtemelen beş yıldızlı bir otelde jorge luis borges okumakta...bundan sonra seni thy bile tutamaz koçum benim.. arada çık biraz hava al, gelirken siparişlerimi unutma hadi bakalım..
det sjunde inseglet filmiyle ilgili enfes bir girdi yazmış kişi. yetişmiş bir insan. saygı duyulan.
(#7593822)
zevkle okunan yazar.
kardeş sinefil.

kieslowski seven bizdendir.
yeditepe üniversitesi felsefe bölümünün yeni öğrencisi. Bizim ev seninle gurur duyuyor oğlum, leyla ile mecnun un ismail abisi gibi kaldık yanında. Tebrik ediyorum, erdal bakkaldan süt alcam sana ahahah hadi kendine ve kitaplarına iyi bak. Kayda beraber gitcez söz.
ben yazdıklarını okudum. iyi bir tahlil yeteneği var. ayrıca bu elde ettiği tahlilleride yazıya aktarması oldukça başarılı. ve şundan şüphem yok ki bir şeyler karalayıp yazıyordur daktilosunda veyahut bilgisayarında, not defterinde...

öyle değil mi?
başlık ve entryleri ile birikimini ortaya koyan bir yazar. okunasıdır.
Kendisi en az 3 dil biliyor kesin bilgi yayalım.(ispanyolca, almanca, Latince) Yalnız bazı entry lerinde fazla terim kullanarak cümleyi bağlayamamış kafa karışıklığı yaratmış. Nick i aklıma 2 şey getirdi; fc Barcelona takımı ve en ucuz deodorant markalarından biri olan Calderon. Entry lerini okumaya başlayınca fazla terim kafayı yoruyor. Bir de sanırım kendisi psikolog ya da psikiyatrist.
hem sinema, hem felsefe hem de bilimle ile ilgili entry'lerine daha önce rastlamadığım için üzülmeme sebep olan yazar.