bugün

(bkz: burası çok önemli) dedirtendir.
En son ilkokula giderken basima gelmis olay.

Bir gun oncesinde parktaki cimlerin uzerinde tek kale mac yapmistik. Yerler de hafif islak ve camurlu oldugu icin boka bastigimi fark etmedim haliyle. Eve gelince de cocuk akli ayakkabimi temizlemeyi ve altina bakmayi akil edememistim. Ertesi gun sinifta yakinlardan buram buram bok kokusu geliyor ama nereden geldigini anlamadim. Siniftakiler de fark etmisti bok kokusunu ama ortmen bozuntuya vermedi. Mayisin ilk gunleriydi cami actirmisti sadece. Tenefuste ortmen beni yanina cagirip doblocu eniste, mudur yardimcisina git velini arasin seni gelsin alsin demisti. Temizlemem icin yardimci olmak yerine, beni bu sekilde rencide etmisti. Sonraki derse de giremedigim icin amina kaydigimin yavsak karisi, bok kokusu arkadasinizdan geliyordu eve gonderdim demis. Aradan neredeyse 20 yil gecti ve yerde ne zaman bok gorsem once bu olayi hatirlarim, sonrasinda da ortmenin yedi sulalesine kayarim. Olduyse de olusune kufur ederim. Cocukluk yaralari unutulmuyor ne yazik ki...
görsel
Dünyanın en göt insanına denk gelip gönül bağı kurmak olsa gerek.
sabahleyin başıma gelip 2-3 saatimi rezil eden durum. o boklu ayakkabıyla sabah bir de işte toplantıya girdim. kokudan pencere açtım. Yeni bir ayakkabı alarak kurtuldum.
Mecâzi deilse boktannbir durumdur.
yumuşaklık hissi hiç bu kadar irrite edici olmamıştı...
Kayip düşmeye düşüp incinmeye neden olabilecek durum.
yolda yürürken önce keskin bir bok kokusu sizi rahatsız etmeye başlar. takmazsınız kokuyu şimdi geçer dersiniz. lakin oradan uzaklaşmanıza rağmen koku sizi bırakmaz ve yolda birden durup düşünürsünüz. ayakkabınızın altına bakarsınız ve bingo! boka bastınız. sonra yaprak veya peçeteyle silmeye çalışırsınız işte asıl rezillik o zaman başlar.
ev hayvanlarının bokuyla uğraşıp şikayet edenler kendi kırdıkları soda şişelerini veletlerinin kırdığı bira şişelerini görmez cam kırıklarına basmaktan korkmazlarda boka bastım diye hönkürürler. şimdi lafım size kezbanlar o pazardan 20 tl ye aldığınız köpük tabanlı ugglar ile bir soda şişesi kırığına basarsanız bok gibi suyla da çıkmaz 1 sene topal saksağan gibi gezersiniz.
jorkk diye bir ses çıkması muhtemeldir. *
(img:#396700)
hele birde farketmeden eve o ayakkabıyla girdiysen bir başka...
bütün bir günü rezil edebilecek boktan olay. (bkz: ben bugün bunu öğrendim)
sevgiliniz yanınızdaysa.. neyse devamını getiremeyeceğim.
anlık gelişen olay. asıl meseleye gelirsek belki insana asıl şans getiren boka basmak olayıdır. kuşun sıçması değil yani. birde o tarafıyla bakmak lazım olaya.
-tühh be. boka bastık amk. gidip bi bilet mi alsam??
terbiyesiz bir ev hayvanınız varsa evinizde de başınıza gelebilecek bir durumdur. ama iki tane terbiyesiz ev hayvanı olan bir eve misafirliğe gitmiş ve başınıza gelmişse daha kötüdür. ev sahipleri miki mi yaptı fifi mi yaptı diye sormak hayvana kızmak yerine aayy kim boka bastı diğe çığlık atabilir, evin orta yerine sıçmış kadar olursunuz.
davaro filminin başlangıcında şener şen'in boka bastığı kadar güzel kimse boka basamamıştır.
(bkz: göte gelmek)
(bkz: yaraklara gelmek)
malesef en olmadık yerlerde bu durumla karşılaşırız ve boka basarız. hemen akabinde ise gideceğimiz yol güzergahı boyunca, iğrenç bi şekilde ayakkabı tabanından gelen 'vick vick' seslerine maruz kalırız, tabi kokusu da cabası.
fransızlarda ki bir inanışa* göre, farkında olmadan sol ayakla basıldığı zaman elinize para geçecek demektir. işin garibi ne zaman başıma pardon ayağıma böyle bir iş geldiyse gerçekten de elime iyi miktarda para geçmiştir. tuhaf!
(bkz: orospu düzenine düşmek)
(bkz: oouv şet)
yıllarca emel müftüoğlunun bastın faka bastın şarkısını ,bastın boka bastın şeklinde yorumlamamız sonucu aklımızda kalan ayrıntıdır.
lisede önümüzdeki kızın ayakkabısında kocaman bok vardı. belli ki boka basmıştı. etrafı bok gibi kokutuyor aynı zamanda hiçte farkında olmuyordu. dört dersi kolonyalı mendilleri burnumuza tıkayarak zor geçirmiştik. okuldan çıkışta kafamız hafif güzeldi. iğrenç bir durum.

(bkz: hey gidi günler)
güncel Önemli Başlıklar