bugün

çoğu zaman farkında olmadan düşündüğüm şey .Harbi neresindeyiz hayatın. Varlıkla yokluk arasında dünyevi şeylerin arasında sıkışıp kalmışız.
En boktan döneminde ve en boktan ülkesinde yaşıyoruz. Ulan o kadar ülke var, o kadar yıl var ama geldiğimiz yere bak.
Bazen ilerisindeyiz. Yataklarımızda, pencere önlerinde bedenlerimizi bırakıp gidiyoruz, uzaklara, uzakların uzağına. Bazende tam aksine gerisindeyiz. Bilmediğimiz acılar dolduruyor kalplerimizi.

Bir gün öleceğiz, işte o zaman şimdiki zamana kavuşmuş olacağız.
Yamacında.
asıl soru şu olmalı: biz bu hayatta yaşıyor muyuz? ve cevap: hayır tabi ki.
Çocukken en önde yaş ilerledikçe adım adım geriye düşüyoruz. Sonunda yetişemeyip ölüyoruz.
"başımız dik yürüyoruz çünkü boğazımıza kadar bok içindeyiz."

dediğimiz kısımda.
Evdeki köpeğimin yakalamak uğruna ortalığı yıktığı lazeri sokaktaki köpekte denedim, kılını kıpırdatmadı..
işte hayat mücadelesi böyle bi şey,  boş işlere, karın doyurmayan aktivitelere, geçici heveslere ayıracak vaktin olmuyo..

Biz bu hayatın sokak köpekleriyiz..