bugün

Türkiye'de sayıları bolca olan barzolarla insanların yaşadığı olaylardır. Bir tane ben anlatmak istiyorum, henüz yeni geldiğim uludağ sözlükteki değerli yazar arkadaşlarımla bu olayı paylaşmazsam kendimi iyi hissedemem. 1.65 boylarında, sarı saçlı ve beyaz tenli, sarı t shirtünü beyaz pantolonun içine sokmuş siyah deri çantalı alımlı bir kadın karşıdan gelmektedir, birden dikkatimi ufak bir çocuk çekti yolun kenarında, kot şortlu, kırmızı t shirtlü esmer bir çocuk, yanında ise siyah yumurta topuk kundura giymiş, açık renkte bir kot pantolon, kahverengi bir kemer ve beyaz gömlekli bir adam var, esmer ve tek kaşlı, saçları 3 numaradan biraz daha uzun ve yavşakça bir sırıtışa sahip, çocuğun yanına eğilmiş ona bir şeyler fısıldadı ve sonra onu ileri doğru itti. çocuk elinde bir şey tutuyordu, ne tuttuğunu anlayamadım, sonra kıza doğru yürüdüğünü fark etmemle dikkatimi oraya verdim. çocuk kıza bir şey verdi, sanırım bir kağıt parçası, kızın bakışlarının barzoya dönmesiyle benim bakışlarımda barzoya döndü, tek kaşlı, yumurta topuk kunduralı barzomuz, sağ ayağını sol bacağına çapraz şekilde koymuş, o her zamanki yavşakça sırıtışını yapmaktaydı. kadın yaklaşık 3 saniye barzoya baktıktan sonra ellerini havaya kaldırıp ''allah allaah deli midir nedir'' diyerek olay yerinden uzaklaşmaya başladı. barzomuz hiç bozulmadı bu duruma, kafasını bir güvenlik kamerası edasında çevirerek hanım kızımıza yavşakça gülmeye devam etti, kağıt yere düşmüştü, mavi gözlerimi kısarak görüş açımı engelleyen güneş ışığından korunmak için gözlüğümü taktım ve asmalar ile kaplanmış ahşap sandalyeden kalktım, yolun ortasına geldim ve yere düşen kağıdı aldım, çizgili defterden kabaca koparılmış bir sayfaydı ve içinde ''baaayan çok datlısınız tanışak mı?'' yazan kağıdı okuduktan sonra barzoya baktım, beni fark etmiş olmalı ki ağzını hafiften açıp başını 30 derece yukarı kaldırdı ve siyah tespihini sallamaya başladı, o an barzodaki aptalca öz güven beni hem güldürdü, hemde düşündürdü, kağıdı çöp kutusuna attıktan sonra olay yerinden uzaklaştım, aklım türkiye'de kadın olmanın zorluklarıyla doldu taştı, ve kadınını korumak isteyen erkeklerin çaresizliğiyle...