bilgi ile kultur arasindaki farklar

aslında başlığın bilgili olmak ile kültürlü olmak arasındaki farklar olması gerekiyordu.

öncelikle her insanın bir kültürü vardır. her insan doğduğu andan itibaren çevresinde yaşanan kültür ie yetişir, yetiştirilir. gelenek, görenek ve adetleri de kapsar. yetiştirilme tarzı kültür ile oluşur.

fakat bilgi sonradan edinilir. kişi, bireysel olarak bilgi birikimine yön verebilir. bu bilgi birikimi kişinin kültür anlayışını değiştirebilir tabi belli koşullar altında! benzer şekilde kültür de kişinin bilgi edimesine etki edebilir.

bu sebeple bir insanın cahil olması onun bilgisiz olduğunu niteler çünkü kültürsüz insan yoktur!

(bkz: egitim ve ogretim arasindaki farklar)

bilgi üniversitesi ve kültür üniversitesi arasındaki farklar gibi bir bakış açısından bakarsak iki üniversite de parası olan, açıkta kalmak istemeyen öğrencileri almaktadır. taban puanları baraj puanına çok yakın olur hatta. ikisinin de içinde bulunmadığım için farkı bilmesem de benzerlikleri oldukça fazladır.

başlığı "bilgili olmak ile kültürlü olmak arasındaki farklar" olarak kabul edersek, kültür bilginin içselleştirilmiş halidir.

başlık altındaki ilk entry'de de belirtildiği gibi bilgi varsa vardır yoksa yoktur ancak kültür mutlak vardır ve göreceli bir kavramdır.

Maalesef Bizim yeni türkçemizin kelek tarafıo ki, aynı keleklikle girişilen açılımlar mesela bu gibi iki kavramı son tecrite kadar "malumatfuruş"tan koparmaya yetmiyor. Ve daha niceleri...

Misal, Burada kültür yerine irfan kullanılması gereklidir. Murada bu şekilde uygun olur.

irfan adeta o insanın işletim sistemidir. Bilgiyi işletirsiniz, damıtırsınız; buna dair bilmek size kalır.

Kültür kelimesi orada kullananına bağlı olarak meseleyi tamamen uzun ve çıkmaz bir yola sevk edebiliyor.

Neyse, neresinden tutsan elinde kalan, bu kadar hatalı bir soruyu mu düzeltmeye uğraşmalı, cevaplamaya mı?