benim cumhurbaşkanım abdullah gül değil

değil ! nokta ve imza.
"benim cumhurbaşkanım değil denmesinden rahatsızlıkmı duyuyorsunuz ?
duyun arkadaşım. ben de, o makamda oyle birinin olabilme ihtimalinden rahatsızlık duyuyorum.
vatandaşlıktanmı çıkaracaksın?
topla bakanlar kurulunu birde destek kanun çıkart,
deki:
"benim cumhurbaşkanım abdullah gül değil" diyen her türkiye cumhuriyeti vatandaşı vatandaşlıktan çıkarılıcaktır.
al kararı çıkart, çıkartabiliyorsan...

benmi kimim?
her iki vatandaştan ötekiyim.
senin atadıklarının kapasite itibarı ile saramıyacağı, temsil etmeye yetkin olmadığı diğeriyim.
senden olmayan yani.

UTANMADAN sıkılmadan GURURLA kullananların 5 DAKIKA ICINDE ÜLKEYi TERKETMESi GEREKEN SÖZ...

istikamet kapıkule...

marş marşşşşş !

(bkz: bağırmayan taraftar sektirsin gitsin)

imza mi atigim baslik. kendisini cumhurbaskani olarak tanimiyorum. hele bi devralsın görevi de, ondan sonra tanımasam/tanımasan ne fark eder.

"ister seve seve, ister güle güle"

Türkiye dışından gelen birinin "Sizin cumhurbaşkanınız Abdullah Gül'mü acaba?" sorusuna vereceği muhtemel cevaptır. Adam haklıdır, farklı bir ülkede yaşamaktadır, dolayısı ile doğruyu söylemektedir. Bunda kızacak birşey yok. Bizlerin "George Bush bizim başkanımız değildir" demesi kadar doğal bir davranıştır. Di mi? Peki...

LAiKLiK, ATATÜRKÇÜLÜK VE TÜRKiYE CUMHURiYETi ALEYHiNE GEÇMiŞTE SÖYLEDiĞi SÖZLER YÜZÜNDEN CUMHURBAŞKANLIĞINA LAYIK OLMADIĞINI DÜŞÜNEN VATANDAŞLARIN HAKLI TEPKiSi. TABii Ki SONUÇTA BiR GRUP iNSAN DA GÜL' ÜN HER YAPTIĞINI iSLAM ADINA YAPTIĞINI DÜŞÜNDÜĞÜNDEN ONU ÇANKAYA' DA GÖRMEK ARZUSUYLA KIVRANMAKTA...

istikamet vererek vatandaş kovmanın son derece yanlış bir karşı tepki olduğu tepkidir,

o marşlar çalıp o istikametler verilmeye başlandı mı maazallah, kimin nereye kaçacağı belli değildir çünkü.

- benim cumhurbaskanim abdullah gul degil.
+ evet, haklısın değil.
- aaaa, fikrime katıldın.
+ hayır, katılmadım.
- nasıl yani ?
+ senin cumhurbaskanın sektir olup gideceğin yerin cumhurbaskanı o yuzden.
- ^+%/ !?

bir azınlık temennisidir. çoğunluk abdullah gül ü cumhurbaşkanı olarak benimsediği için problem yoktur. ha isteyen kendisini cumhurbaşkanı olarak görür, isteyen görmez. lakin alacağınız tepki lisede okurken müdüre çıkıp "seni sevmedim sen benim müdürüm değilsin" dediğinizde alacağınız tepki ile aynı olur.

(bkz: kara murat hangimiz)

cumhurbaşkanı'ndan yola çıkarak %47'lik çoğunluğu da tanımak istemeyen azınlığın son çırpınışı.

neyse biz sizi hala vatandaş olarak görüyoruz. her ne kadar aleyhimize çalışsanız da sizler de insansınız en nihayetinde. cem yılmaz'ın gora'da dediği gibi uzaylı da olsa insan insandır.

illa atasözü istiyorsanız, tavşan dağa küsmüş dağın haberi olmamış.

sizler bizler falanlar filanlar.. siz aslında bizsiniz de haberiniz yok. pardon haberimiz yok. cumhurbaşkanını çekimlemekten vazgeçelim. biz vazgeçelim! senin benim hepimizin işte. cumhurbaşkanımız! bizim cumhurbaşkanımız!

an itibariyle herkes için doğru önermedir.

boş laftan başka bir şey değildir. benim cumhurbaşkanım değilmiş. cumhurbaşkanı olduğunda onun onayladığı bir kanuna aykırı bir şey yap bakalım senin cumhurbaşkanın mı değil mi demek gerekir böyle düşünenlere. abdullah gül'ün onayından geçen bir kanuna aykırı suç işlemiş adam gelip şunu diyecek, o benim cumhurbaşkanım değil, buna göre suç işlemiş olmam. ister sevin ister sevmeyin meclis seçtikten sonra senin cumhurbaşkanındır. bu kadar basittir.

benim de muhatabım sen değilsin, ama bak sana ithafen yazıyorum burada, gak guk demiyorum. örnek al.

Çoğunluğu elde eden siyasi bir partinin sırf çoğunluğa sahip olduğu için kendi arzusuna göre ve gerine gerine istediği herhangi - çok nitelikli de olabilir farketmez- birini cumhurbaşkanı olarak hele ki bu şekilde dayatmaya hakkı yoktur. Ahmet Necdet Sezer i eleştirecek şey bulamayınca gülümsememsine takılan zihniyet bu sözü edenlere defolun gidin o zaman diye cevap veriyor ki akp ye oy verdiği için bu lafı söylemeye hakkı olduğunu düşünüyor, bu hakkı onlara kim verdi seçtikleri ve ölürcesine savundukları bir partinin lideri verdi. Herkesin başbakanı olarak çıkılan bir kürsüden kendisini eleştirenlere bu şekilde seslenen bir başbakan alacak yine cumhurbaşkanlığı koltuğuna siyasete fazla bulaşmış birini oturtacak ve diyecekki artık partimzle bir bağı yoktur. Bana Süleyman Demirel veya Turgut Özal örneğiyle gelmeyin onlarda bu kadar eleştiri aldılar o zamanlardaki aklımın yettiği kadarıyla benden ... Sorun şu ki sürekli din üzerinden siyaset yapan ve Anayasa değişikliğine gidileceğini ama ilk dört maddeye dokunulmayacağını belirten bir başbakanımız var. Bunu zaten belirtmesi altını çizmesi bile bu konuda hassas olanların hassasiyetini haklı çıkarmıyor mu. Bir çocuk yalan söymediği halde yalan söylemedim ben diyorsa onu bunu söylemeye iten nedenler vardır. isterse Hayrunisa Gül başını açsın isterse din değiştirsin ben ne arabistana ne moskovaya ne de herhangi bir yere gidiyorum neden gideyim bu zihniyet iyice kök salsın da biz de uzaktan izleyelim diye mi

henüz kurulması içir çok erken olan cümle.

akp iktidarından ve icraatlarından hoşlanılmasa da, bu iktidarın neden olduğu erezyonun farkında olunsa da, cumhuriyetin değerlerinin birer birer aşındığı düşünülse de, ekonomideki büyümenin istihdama yansımadığının bilincinde olunsa da, özelleştirmelerle kamu malları peşkeş çekilse de ve zaten anayasayla kırılıp dökülen sosyal devlet yapısı yapılan reformlarla iyice alt üst olsa da, bu cümleyi kurmak için erkendir derim.

ne olursa olsun gül, henüz cumhurbaşkanı olarak herhangi bir icraatta bulunmadı ve makamın tarafsızlığının farkında olduğuna dair açıklamalar yaptı. o yüzden görmek lazım, adam söylediklerini gerçekten de sindirmiş mi? bir şans tanımak lazım. üstelik bu şans öyle lütfettiğimiz bir şans da değil, bu adamların sandıktan kendi haklarıyla çıkardığı bir şans. yapılan genel seçim bir anlamda gül'ün isminin de test edilmesiydi ve testi geçtiler. tabi bunları söylerken halkın eğitim düzeyi veya çoğunluğun kararının herzaman doğru olup olmayacağı, kitle iletişim araçlarının halkın kararına etkisi gibi, seçim vetemsile dair temel konuların-sorunların tartışılmasını, bir an için, bir kenara bıraktığımı unutmamak gerekir.

%46.7 çoğunluk olmadığı için azınlık düşüncesi değildir.

bu adam dışişleri bakanıyken kafamıza çuval geçiriyorlardı, şimdi cumhurbaşkanı olunca neremize ne geçirecekler kimbilir?

hayır siz zevk alıyor olabilirsiniz ama ben sevmiyorum yabancılara bişeylerimi satmayı, kucaklarına oturmayı.

kendi ülkemde azınlığa düşüşümün sloganlaşmış halidir.22 temmuz gecesi balkondan "herkezi kucaklıyacağız" diye hezeyanlar yağdıran recep tayyip muttalip, umarım bu red sloganımıda aynı şekilde kucaklar...

çok doğru bir sözdür. kimse abdullah gül'ü sahiplenmeye kalkmasın, çok açık söylüyorum darılırım. abdullah gül kimsenin cumhurbaşkanı değildir, hatta abdullah gül cumhurbaşkanı değildir, dışişleri bakanıdır.
(bkz: ege bir göl değildir)

zamanı gelince, Allah'ın izni ile
abdullah gül türkiye'nin cumhurbaşkanı olacaktır. onun bunun değil.

-soda isteyen?

şimdilik doğrudur çünkü abdullah gül henüz cumhurbaşkanı değildir. ama abdullah gül cumhurbaşkanı seçilirse türkiye cumhuriyeti'nin cumhurbaşkanı olacaktır ve bütün türkiye cumhuriyeti vatandaşlarının da cumhurbaşkanı olacaktır. bu kanunen ve hukuken böyledir.

demokratik toplumlarda hükümetleri halkın oyu belirler. türk halkı da ülkeyi yönetme yetkisini ve cumhurbaşkanını seçme yetkisini akp ye vermiştir. demokrasiye inanan herkesin kabul etmesi gereken bir durumdur bu.

%47 oy oranı azınlık olarak iddia edilse de partiler arasında alınan en çok oy olduğu için çoğunluktur. bugüne kadar hükümetleri kurmak için %50 den fazla oy aranmamıştır, aranmayacaktır da. ayrıca meclisteki sandalye dağılımına bakılırsa %47 nin ne kadar büyük bir çoğunluk olduğu görülecektir.

bu seçim sonuçları neticesinde bu günlere halkın oylarıyla geldik. bu durumu kabul etmek zorundayız.

siz ne kadar abdullah gül benim cumhurbaşkanım değil diye bağırırsanız bağırın kimse bunu kabul etmez. ne türkiye ne de diğer dünya ülkeleri. seçilirse abdullah gül resmen bütün türkiye cumhuriyeti vatandaşlarının cumhurbaşkanıdır.

geçmişte kenan evren'in cumhurbaşkanlığı da tartışıldı ama kendisini halen türkiye cumhuriyeti'nin 7. cumhurbaşkanı olarak anıyoruz.

don kişotçuluk oynamaya hevesli bünyelerin serzenişi.

(bkz: fare daga kusmus dagin haberi olmamis)

destekle destekleme ortada bir basarı var. evet zorumuza giden bir basarı baykal chp yi tıkadıkca alternatif genclik partileri olusmadıkca devam edecek durum. bas ortu takmak takmamak taktırmamak mı problem? memnun olmayan yuzde 53 luk 'azınlık' ın su anda yapacagı bir sey yok. bekleyip gorecegiz.

ayrıcaaaaa uzaya cıktık da basortu bacagımıza mı takıldı? bi takınlar bakalım ortuleri noluyormuş ya. aman.. peki?!

(bkz: zorla mı)

(bkz: sevgili günlük)

*hanım, benim cumhurbaşkanım abdullah gül değil..
-aaa, kim peki?
*bilmiyorum, çok zor günler geçiriyorum, dişim ağrıyor çektirsem mi?

---
*abi benim cumhurbaşkanım abdullah gül değil..
-kim lan?
*tabii ki aziz yıldırım, fenerbahçe cumhuriyetindenim abi ben, bu da taraftar kartım...
-necati bsg

---
*benim cumhurbaşkanım abdullah gül değil..
-benim de genel kurmay başkanım yaşar büyükanıt değil..
*has.. ktir..süper fikir, askerden yırtar mıyız lan acaba?
-o da bir şey mi, sen de benim ev sahibim değilsin, kirayı unut..
*vay ibne..