bugün

ne rakı içmenin ne de beşiktaş maçı kritiği yapmanın bir tadı kalmamıştır artık. güveneceğin kimse yoktur hayatta - hele bir de tek amcanı önceki yıl kaybetmişsen-
ağlayamazsın ilk anda, boğazında bişeyler takılı kalır. ama ölümden sonraki ilk yalnız kalışta hüngür hüngür ağlarsın...
(bkz: sizin hiç babanız öldü mü)
(bkz: babam ve oğlum)
(bkz: insanın içini karartan entryler)
insanın kolunun kanadının kırılmasıdır babanın ölümü..sabaha kadar başında oturup ağlanır...
babalar ölmez
cezmi ersöz cok güzel tanimlamistir bu durumu.
''o yıllar babalarımız ölürdü
biz çoktan ağlamış olurduk..''
güvendiğin en büyük kalenin yıkılmasıdır...
fotoğraf albümlerinin acıtmasıdır, hayatın sonbahar renklerine bürünmesi, zafer kutlamalarında bir sandalyenin boş kalması, maglubiyetlerinde bir omuz boşluğu kadar ek acı demektir.
herzaman bir yarının eksik olması, doya doya kahkaha atamama, annenle tartıştıgın zamanlarda seni koruycak birinin olmaması vs.vs...
babanınızı yeterince tanıyamadığınız için hayıflanmanıza neden olan hadisedir.o olaydan sonra da her zaman korunmak kollanmak güdüsüyle hareket eder, öyle birilerini beklersiniz.*her babalar gününde içiniz burulur, düşünmemeye çalışırsınız. sizi yakından tanıyan insanlardan bile saklama ihtiyacı duyarsınız. *bu konuyu kapama ve hiç konuşmama eğilimi gösterirsiniz. içinize atmakan ,kimseyle duyduğunuz üzüntüyü paylaşamamaktan ve duyduğunuz acının hiç azalmamasından yorulursunuz. zaman sadece alışmaya yaramıştır çünkü unutmaya değil. sevdiklerinizin özellikle annenizin kıymetini de daha iyi bilirsiniz.
(bkz: babanın ölmesi)
büyük bir kayıptır, hayattan koparsınız, uzunca bir süre duygusal çöküş içinde yaşarsınız. Üzerinden birkaç ay geçtikten alışmış gibi gözükmeye başladıktan sonra bile artık eskisi olmadığınızı fark edersiniz. Zaman zaman değer verdiğiniz insanlara karşı bile kırıcı olmanıza sebep olur, ama sonuçta ailenizin hayatta kalan bireylerine daha sıkı bağlanırsınız. Bu noktada en önemli olan bu ruh halinden çok zaman alsa da kurtulabilmektir, yapamazsanız, eski rutininize dönemezseniz, insanlar sizden soğumaya başlar, giderek yalnızlaşırsınız. bu yönüyle tehlikeli bir hadisedir. allah kimsenin başına vermesin dedirten hadisedir.
babayi kaybetmek

neden ben dersiniz, anlam veremezsiniz. baba kelimesini tabu yaparsınız hayatınızda.
okula başlarsınız,tüm öğretmenleriniz "babanız ne iş yapıyor" * diye sorar.boğazınızdaki düğümlerle cevap vermek zorunda kalırsınız,okula gitmek istemezsiniz.sonra kardeşleriniz okula başlar.onlar da aynı sorulara cevap vermek zorunda kalacak diye üzülürsünüz.ama onları bu sorulardan koruyamazsınız.
ne kadar mutlu,başarılı olursanız olun hep eksik kalırsınız.bunu kimsenin tamamlayamayacağını bilirsiniz.

ve bir gün aşık olursunuz. sonra bir rüya görürsünüz.size bir şans verilmiştir. babanızı kaybettiğiniz güne geri döneceksiniz ve hayatınız çok farklı olacak,babanız ölmeyecek, aradaki yılları birlikte yaşayacaksınız,daha uzun yıllar da birlikte olacaksınız.ama bir şart vardır aşık olduğunuz adamla hiç tanışamayacaksınız. hiç düşünmeden kabul edersiniz.sonra uyanır gerçekle yüzleşirsiniz.karşılığında ne verirseniz verin bunu değiştiremeyeceğinizi tekrar görürsünüz.

sadece allah kimsenin başına vermesin diyebilirim. *
kızım anneni üzme
o baban kızım
onlar abilerin

seni bıraktığımda bebektin
elleri yumuk yumuk
belki daha ilk bezini eskitmemiştin
baba bile dememiştin
sen geç kalmadın...
oysa ben çok erkenciydim
gitmek için

zaman ne çabuk geçiyor
büyüyorsun
büyüdükçe bana benziyorsun
mutlusun
seviyor seviliyorsun
buradaki meleklere benziyorsun

kızım anneni üzme
o baban kızım
onlar abilerin
üzerinden 5 yıl da geçmiş olsa acının hala ilk günkü gibi kalmasıdır.
bir daha hiçbir şeyin eskisi gibi olmamasıdır.
dört gözle beklediğiniz doğumgünlerinden,kep törenlerinden nefret etmenizdir.
konu babaya gelmesin diye yeni insanlar tanımaktan kaçınmaktır.
herkesin deşmeye çalışmasına karşın sakin,sabırlı olmaktır.
ancak ve ancak rüyada buluşmaktır.
kız çocuk olmanıza rağmen "Babam ve Oğlum" filmini ağlamaktan tükenerek izlemektir.
herkese güçlüyüm imajını çizmektir.
"üzülme ya boşver,ölenle ölünmez,hepimizin gideceği yer orası zaten" gibi konuşanların kafasına bir vazo geçirmek istemektir.
her şarkıda,her şiirde,her yazıda onu hatırlamaktır.
başınızda sizi koruycak birinin olmamasıdır.
bilmediklerinizi sorabilicek birinin olmamasıdır.
mezara her gidişte ilk defa gitmiş gibi kötü olmaktır.
ne kadar zaman geçerse geçsin bi türlü inanamamaktır.
özel ilişkilerde çok başarısız olmaktır.
atılan her adımda, "acaba babam da böyle ister miydi? ya da şöyle mi yap derdi?" diye çelişkiye düşmektir.
sürekli "neden ben"? dedirten bir durumdur.
artık o şehirde yaşayamamaktır.
hayatın darmaduman olmasıdır.
ölmeyi istemektir,ama sonra onun istediği gibi,ona layık bir evlat olabilmek için bu saçma hayata katlanmaktır.
gözyaşlarını içine akıtmaktır.
bitmiş bir hayat yaşamaktır...
cennete gitsin diye deliler gibi dua etmektir.
babanın olmaması,insanı tüketir arkadaşlar kısaca...
nasıl ölürse ölsün çok üzüleceğimiz ve kesinlikle bir gün olacak olan olaydır. görmek ve görmemek kaderdir. babadan daha öncede ölebiliteniz vardır ama eğer öldüğünü görürseniz sizde ölü gibi olursunuz.
(bkz: babanın şehit olması)
(bkz: ne olur hep yaşa baba)
kalanlara daha sıkı sarılmayı gerektirecek,insanın daha fazla sorumluluk almasına sebep ve eğer doyulamadıysa babaya arkasından hep keşkelerle geçecek bir ömrün başlamısına sebep,asla olmasın arzu edilen ama ölümün bir gerçek olduğunu kabullenerek yaşama bizden istenilen şekliyle devam edilmesi gereken olaydır.
(bkz: babam sağolsun)
yaşamayanların asla anlamayacağı olay.bunu sadece yaşayan anlar, diğerleri avutmakla yetinir.neler çektiğinizi, neler yaşadığınızı kimseye anlatamazsınız çünkü herkes size "yıllar geçti üzerinden, bu olayı büyütüyorsun" der.onu her gördüğünüzde * * * yaşarken ölüyormuş gibi hissedersiniz.kimseye anlatamazsınız, anlamazlar zaten..

bir de çocukken gerçekleşmişse herşey daha da zor olur.hayatınız boyunca bu acıyla ve özlemle yaşamak zorunda kalırsınız.ruhunuzun bir tarafı olgunlaşırken, diğer tarafı çocukluğunuza sıkı sıkı sarılır, asla büyüyemezsiniz.kısacası babanın olmaması gerçekten de insanı tüketir,bitirebilir..
düşünülmesi bile çok çok kötü olan bir durumdur.ne yapılası bilinmezdir.benim başıma gelmemiştir.başına gelenlerin başı sağolsun,allah hepinize güç versin.avutmaktan başka birşey yapamayız.elden birşey gelmez.allah en gecinden versin diyerekten...
düşünmesi bile ağlatmaya yeten bir durumdur..yüreğim acıdı..
herkes babasından bahseder...
konu oraya gelince
gözlerini başka yerlere çevirmeye başlarsın
sanki öyle yapınca gelmekte olan gözyaşı içeri akacaktır
öyle sanırsın
sonra kalkarsın oturduğun yerden
bir çıkayım hava alayım dersin
ama bilmezsin ki
daha çok kalkıcaksın...
bir yanının hep eksik kalmaya mahkum olduğunu bilerek.

şiir de anlatıyor hani bunu...

Sizin Hiç Babanız Öldü Mü?



Sizin hic babaniz öldü mü?
Benim bir kere öldü kör oldum
Yikadilar aldilar goturduler
Babamdan ummazdim bunu kör oldum
Siz hic hamama gittiniz mi?
Ben gittim lambanin biri söndü
Gozumun biri söndü kör oldum
Tepede bir gokyuzu vardi yuvarlak
Soylelemesine maviydi kör oldum
Taslara gelince hamam taslarina
Taslar piril pirildi ayna gibiydi
Taslarda yuzumun yarisini gordum
Bir sey gibiydi bir sey gibi kotu
Yuzumden ummazdim bunu kör oldum
Siz hic sabunluyken agladiniz mi?

cemal süreya
yerine gelmeyecektir
ne o ne de ondan bir rüzgar esmeyecektir ufkuna
o dur seni sen yapan
o dur hayatına mutluluk katan
o dur sana ayakta kalmayı anlatan
o dur sevgisini derinliklerinde bogan
ondan başka ne vardır ki ömründe
yalandır bir dünya
gerçek sevgi ne yar sevgisi
ne bir çiçek ne bir özlemdir
gerçek sevgi o gitsede
o nu yüreginden silemeyen
bir zamanların baba diye paçaya asılan
saf umutlarıyla gözlerinde umuda yolculuk etmeyi bekleyen artık kendi ayakları üzerinde adım atmayı başarabilmiş ''sen''in sevgindir kendini kendinde bulduğun sevgidir ,budur işte adı ;
''baba sevgisi''dir *
babam ölmedi ama ölseydi ,görsemde uzun süre tıklayamayacağım bir başlık bu...hergün sana günaydın diyen zaman zaman dışarı çıkmana izin vermeyen , bi anlamda hayatında dominant olan kişinin yitikliği ..mutlaka büyük boşluklara yol açar...
hayatta yalnız kaldığını gerçekten hissettiğiniz andır..*
güncel Önemli Başlıklar