bugün

düşüncelerin en çetin olanıdır bu. alışkanlıkların, sevdaların ve dahası aşkın öz'ünden vazgeçiştir.. en deruni yaşanan hislerin ve sonuçlarının hayatın üzerine yansıması ve bu neticelerin tahayyül edilemeyecek kadar acı vermesi ve yaşanmışlıkların özlemi ile vazgeçişinin dayanılmaz ikilemi arasında kalmak, çaresiz kalakalmak ve acı ile sukut..
daha önce hiç bilmediğin ve varlığından bihaber olduğun sessizliğin içindeki sesin duyulduğu, hayatta karanlık kalmış mahalin ve göremediğin bir yerin keşfi ile yeni bir dünya'ya açılan pencereden görünen yeni bir olgu..
ve bu olgunun inkişafı ile yaşanan sukut u hayal ve peşisıra yinelenen sukut..
yeni açılan bu pencereden zamanın farklı bir boyutuna yapılan uzun, yorucu ve yıkıcı bir yolculuk.. ve yine sukut ve yine sukut..
lakin gün gelir ve durulur sular.. görüngüler bir bir mazi olur ve hüznün habercisi olarak yaddedilir yaşananlar ve yaşanmışlıklar.. bunun da geçeceğini bilirsin artık ve daha rahatsındır geçmişte çektiğin acı(lar)dan aldığın güç ile. ilkine göre daha alışılmış geçer bu defa ve en kötü ihtimalle acıya ramak kala tecrübe ettiğin şeyler koşuverir yardımına bir sürpriz misali.. fakat heyecansızdır ve mutlu etmeye yetmez olur yine de.. ve bakarsın ki her şeye rağmen hayat devam ediyordur ve anlarsın ki zaten ''herşeye rağmen''liktir hayat.. *
en berbat tohumdur.akla yerleştiği anda sarmaşık misali yaşanacak güzel günleri engeller.