bugün

herkesin vardır böyle bir arkadaşı. biz benimkiyle sagopa ve ceza gibiyiz. o "evlenip" aynı sago gibi aptal aptal ideolojiler peşinde götü başı dağıttı. ben de öteden izliyorum öyle.
Etrafımda bundan bol şey yok bu ara.
Bana acı veriyor.Sanki hiç yakın olmamışsın gibi otobüslerde karşılaşınca yarım yamalak,kuru bir selam vermek ve geçip gitmek çok anlamsız;çok saçma.
muhabettlerin baydığı arkadaştır.

zamanla aynı insanı görmek sıkar.
Evlendikten sonra görüşmenin zor olduğu arkadaştır. illa bir anlaşmazlık olması gerekmez.

Bu arkadaş erkekse, muhtemelen eşi bekar arkadaşlarıyla görüşmesini engelliyor da olabilir. Aman kocamın aklını çelmesinler diye düşünür kadın! Çok var böyle durumlar. Akrabalık ilişkileri + eşli buluşmalar sıklaştığından da görüşmek zorlaşabilir. Lanet olsun bağzı şeyler!
Herşeyin zamana ve şartlara bağlı olduğu gerçeğinin anlaşıldığı durumlardan biri de arkadaşlık mevhumu.
On seneye yakın yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmeyen, aynı kurumda çalıştığımız, ayni okuldan mezun oldugumuz bir sure de gayet keyifli ev arkadaşlığı yaptigimiz arkadaşımla bir seneden biraz fazla bir süre görüşememiştik. En nihayetinde biraraya geldiğimizde kafalarımızın değişmiş olduğunu, ne onun eski o ne de benim eski ben olmadigimi dramatik bir şekilde anladım.
Konularımız, ilgilendigimiz seyler bile değişmiş. Şartlar herseyi savurmuş atmış. Sonra düşününce şunu anladım ki, paylaşılan hikaye ve o hikayenin oluştuğu zaman ve sartlar bitince iliskiler de bitiyor. Bitmese bile zorlama oluyor ve asla eski tadı vermiyor.
Ne yazık ki haddinden fazla deneyimlemiş olduk bu durumu. insan zamanında birini ne kadar yere göğe sığdıramıyorsa sonrasında o denli kazık yiyor. Bu her zaman geçerli olmasa bile hep yakınım dediğim, yakın gördüğüm insanlarda yaşadım bunu. Demek ki benim hissettiğim kadar yakın bir arkadaşlık söz konusu olmamış veya hiç arkadaş değilmişiz.
Yakınlar uzak oldu...
mesafelere yenik düşülmüştür demek ki çokta yakın değilmişiz diyorum ve artık arkadaşın olmadığını biliyorum bu duruma isteseniz de istemeseniz de alışıyorsunuz ama üzülmeyin seslerini arada duyuyorsunuz mesela işi düşüyor ve arıyorlar....
4 yıllık lise arkadaşlığımızın üstüne 4 yıl ara verdiğimiz biri vardı, yeniden görüşmeye başladik. Arada geçen zamandan hiç bahsetmiyoruz karşılıklı olarak. Ne kadar sağlıklı bilemiyorum. Deneyip görüyoruz.
her şey zaman ve şartlara bağlıdır. görüşülen zamanında mecburen ortak birşeyler yapıp keyif alınmıştır. bu yüzden samimiyet oluşmuştur.
artık çıkar bitmiştir. herkes kendi yoluna gitmiştir.
eğer ortak bir menfaat olursa yine görüşülür. agacım durumları olur.
Yeterince yakın değilmiş demek ki.
Yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmeyen bir arkadaşla 10 yıldır görüşmüyorum.
bu çok oluyor ya belli bir yerden sonra ikiniz de büyüyorsunuz ve sonra fikir ayrılıkları bilmem ne insanlar her zaman oldukları gibi kalmıyor dolayısıyla bu ilişkilere de yansıyor.
instagramdan reels gönderilerek en yakın arkadaş olduğunuz düzenli aralıklarla hatırlatılmalıdır.
Bütün samimiyetini verdiğin yıllar gözünün önüne gelince sanki hiç olmamışsin, yok olmuşsun hissi geliyor. Kim haklı kim haksız bı önemi yok, artık o yok sen yoksun. Tutunmaya çalışsan da, sürekli itiliyorsan düşmemen de imkansız.
Kankam düşünmesi zaten zor, yaşaması zaten oyle. yazılmıyor. Yazamıyorum da.
güncel Önemli Başlıklar