bugün

aptallik kalici bir psikolojik sorun degildir. akli, ve mantigi dogru yerinde ve etkili bicimde kullanamamaya denir. tembellikten kaynaklaniyor olabilir, tecrubesizlikten kaynakliyor olabilir.
burda tembellikten kasit dusunme tembelligidir. kapasitenin kisitli kalmasina yol acar. guzel bi sey degildir yani. allah kimseye vermesin.
yirmiiki temmuzda pek çok türk insanının yapacağı hödö. ve yine, yine, yine.
(bkz: aptallık ansiklopedisi)
birisi ask acisi cekerken ona yardim etmeye kalkisip sonra ona asik olma durumlarinda hissedilen sey, duygu.

oyle bir zaman gecirmissindir ki artik kalbinizin kapilarini kimseye acmamaya karar vermissin. artik kimse giremez kalbine, dusuncelerine. icten ice bir zirh olusturmussundur. ya da oyle sanarsin. aslinda yoktur zirh. tam tersine ciplaksindir, cirilciplak.

ne oldugunu bile anlayamadan bir anda kapilmissinizdir.

karsidakinin sana verebilecegi en fazla ilgidir. ilk once ilgiden hoslanirsin. ilgi hosuna gider.. zamanla sende ilgi gostermeye baslarsin. zamanla ilgi artar yada oyle sanarsin. ilgi yetmemeye baslar. kendini kaptiriyorsundur. ask baslamistir tek tarafli. fazlasini istersin ama o verecek durumda degildir. tam tersine ilgi ister sadece ilgi. cunku kapatmasi gereken acik yaralari vardir ve kanamaktadir. tek derdi o yaralari kapatmaktadir, umrunda bile degilsindir.

peki senin kanamaya baslayan yaralarin...? nasil olcak..? ne olcak...? dusunen olur mu hic?

ne olcak canim... kimin umrunda... senin kanayan bir yaran mi var ki? sonucta o senin eski okul arkadasin...
sizi umursamayan kişiyi düşünmek ve onun için devamlı kenar süsü sarkısını dinlemek.
aptallık var aptallık var.

genelde iş işten geçtikten sonra farkedilen bir şey. sonrasında pişmanlık hissi yaratır.

ancak, her şeye rağmen bir tecrübeye sebep olmuştur bu aptallık*.
2. ya da daha çok kez tekrarlanmadığı sürece masumdur. aksi halde kötü huylu olur. insanı kendinden soğutur.
kimi zaman cesaretin kaynagıdır.
aşık adam aptaldır.
bile bile çalışmadan ve uykusuzca sınava girmektir. bile bile ladestir.
"Aptallığın en büyük kanıtı, aynı şeyi defalarca yapıp farklı bir sonuç almayı ummaktır." einstein.
çocuk çok küçüktür, şirindir.
ama onunla hep aptal diye dalga geçerler.
o hiçbir işe yaramaz derler.
ve her okul çıkışında büyükler ona sataşırlar.
bu günlerden birinde, birini seçmesi için iki tane madeni para uzatırlar.
bu paralardan birinin hacmi büyük ve 5 kuruşken ,
diğerinin hacmi daha küçük olmasına rağmen değeri 10 kuruştur.
minik gözleriyle paraları biraz inceleyen çocuk 5 kuruşu seçer.
herkes kahkahalara boğulur.
izleyen günlerde her şey yine aynı tas aynı hamam devam eder.
okuldaki bütün çocuklar onun ne kadar saf olduğunu konuşup dururlar.
ve bu hikayeyi duyup da eğlenmek isteyen herkes aynı oyunu ona her gün yapar.
her okul sonrası başka bir kalabalık kahkakalara boğulur.
o sırada, orada simit satmakta olan ve bozuk para işlerinden iyi anlayan yaşlı bir adam da, ufaklığın her gün düştüğü bu kötü duruma üzülür ve ona akıl vermek ister.
ona der ki: "neden kendinle her gün böyle dalga geçilmesine izin veriyorsun?
hacim olarak daha büyük olanı değil, değer olarak daha büyük olanı almalısın"
çocuk da ona:
"ama ben senin dediğini yaparsam, kimse bana her gün 5 kuruş vermez ki"

aptallık bazen de böyle bir şeydir.
Bir insan ne kadar çok şeye inanırsa o kadar az şey bilir,
Ne kadar az şey bilirse o kadar aptal olur,
Ne kadar aptal ise o kadar kolay yönetilir. *
Aptallıkla saflığı ayırt etmek lazım önce. Aptallık ve saflık ne yazık ki kalıcıdır. Ömür boyu devam eder.
şu videoda iğrençlikle birlikte göze çarpmaktadır. o kızlara değil bu espriye gülene aptal derim ben. koca koca adamlarsınız lan siz, beyninizi sikeyim sizin.

http://www.izlesene.com/v...lara-kufurlu-saka/1015306
iq ile tam ilişkili değildir. Kişinin ruhsal yönelimleri, karakter yapısı, büyümesi sırasındaki deneyimleri, kişinin iq'su yüksek bile olsa aptallıklar yapmasına neden olabilir. Mesela stalin, hitler, ömer hayyam zekası çok yüksek insanlardır.
saatler öncesinden uyuması gerektiği halde hala yatmakta direnen, gözlerinin acısını umursamayan ve boş boş oturup zamanı katleden zaat*ın başrolünü üstlendiği kavram.
kalıcıdır.acıtır, daha fazla aptallık yaşamamak için daha fazla yaşamamak tek çözümdür.
Bir zamanlar aptallığımızdan yaptığımız işleri, şimdi başkalarına "deneyim kazandık" diye anlatıyoruz...*
bazen güvenmektir.
yasaklanması gerekendir. kendi canını, malını, huzurunu kendi bilir ama bizim de canımıza, malımıza, huzurumuza tehlike arzediyor.

işte bir örnek:
görsel

hayır, bunların bir de çocuk yapmalarına izin veriliyor:
http://www.sessionmagazin...;utm_campaign=avalanchers
aptalın vicdanı olmaz, vicdansız biri aptaldır, cidden aptaldır, o yüzden eğilmez, bükülmez, hiçbir şey olmaz ona, vicdansızlık aptallaştırır diyemeyiz, aptallık vicdanı gereksiz kılıyor organizmada.
sizi sevmediğini bilirsiniz ama bir gülüşüyle mutlu olursunuz ya, işte budur aptallık.
Evrende en bol şey, Hidrojen ve aptallıktır.
frank zappa.
Tanrının insana verebileceği en büyük lutuf, az düşünür insan, basit şeylerle mutlu olur, olmayacak hayaller kurmasına rağmen bunlara inanır hayata bağlanır. Güzeldir vesselam.
insan vücudunun yüzde 60'ı.