bugün
- sözlük yazarlarının pankekleri12
- yoga eğitmeni uzun boylu motorcu şamatacı erkek9
- fenerbahçe10
- her yaptığı yemeği paylaşan kızın amacı8
- profesyonel fotoğraf makinası tavsiyeleri10
- 23 nisan ulusal egemenlik ve çocuk bayramı10
- patiswiss15
- türk kızlarının beğenmediği erkek tipi13
- bir kadında ilk baktığınız yer neresi11
- inmesi binmesinden daha zor olan şeyler14
- sinemaların batma aşamasına gelmesi15
- 22 nisan 2024 sivasspor fenerbahçe maçı33
- stanleywhite10
- kalbin sadece bir kişiyi seveceği saçmalığı9
- junkman8
- belediyeler el değiştirince bütün foyalar döküldü19
- siklememenin getirdiği huzur9
- anın görüntüsü19
- icardi190511
- fenerbahçe'nin bu sene de şampiyon olamaması8
- sivasspor'a verilen penaltı18
- yazarların en rum özelliği11
- bülent uygun9
- galatasaray9
- bakire misin diye soran erkek12
- xdearm8
- johnny bellington21
- nihavend longa19
- icardi1905'in adam gibi adam olması15
- chp genel merkezi önündeki aşırı üks araçlar9
- icardi1905 silik olsun kampanyası16
- binali yıldırım'ın servet15
- mersinden kıbrısa yüzmek12
- evlenmezsek yaşlanınca ne yapacağız sorunsalı9
- sözlükte fake alacak kadar ezik olmak8
- güzel kızların size abi demeye başlaması11
- arda güler9
- türk kızlarının zenci sevdası13
- susmayan durmayan israile gemi ticareti8
- bir insan sizi ne kadar kırabilir13
- şu anda çalan şarkı11
- sevgili kendim12
- afrika ülkeleri ve türkiyedeki enflasyon oranları29
- abberline tarzı saçma sapan başlıklar açmak8
- icardinin bir haftada 600 üzeri entry girmesi8
- ekşi sözlük20
- türk kızlarının beğendiği erkek tipi16
- bir kadına yaklaşıp adres sormak9
- 21 nisan 2024 real madrid barcelona maçı19
- ona bir şey söyle12
kişinin çok çalışırsa, çok iyi yerlere gelebileceğini, istediği her şeye ulaşabileceğini savunan görüş.
(bkz: work and travel)
apartman dairesinden kurtulup bahçeli evde yaşama hayalleri
benzeri "taşı toprağı altın istanbul" şeklinde olan, zamanla kabusa dönüşen rüya.
(bkz: bir rüyadan beklentiler)
(bkz: bir rüyadan beklentiler)
(bkz: harley davidson)
2 cocuk, cok guzel bir ev, 2 araba ve finansal guvenlige sahip oldugun bir hayat.
amerikalıların görmüş olduğu rüya.
amerikalıların her alanda olduğu gibi, yaşam standartları açısından da kendilerini üstün gösterme çabalarının bir sonucu olarak ortaya attıkları rüyadır..sokaklardaki binlerce homeless'ın gözardı edilmesi de cabasıdır..
arthur miller'ın death of a salesman isimli kitabı bu görüş üstünedir.
literatürde en çok eleştiri alan felsefelerden biridir.gusel eş, saglıklı ve mutlu cocuklar, kocaman bir ev, pahalı arabalar, işte super basarılı olmak falan filandır.bunu eleştiren bir sürü film (bkz: american beauty), bi sürü kitap (bkz: ordinary people), bi sürü şarkı olmasına rağmen ruyayı goren ınsanlar hıc bıtmez.ozunde istanbulun tası topragı altından cok da farklı dııldır.
petrol, petrol, petrol.
(bkz: kabus)
(bkz: genc kiz ruyasi)
hala neresinin ruya sifatini tasidigini anlayamadigim hayat tarzidir. hayir, memleketimde bi oss ile basari gosterip bi (dandik bile olsa) universite okuyabilen genclik, amerikada universite okumak icin ayni zamanda calismasi gerektigini ve bunun ne kadar zor oldugunu bilmiyor heralde diyorum. ha deniyorsa ki 'ortamlara daha rahat akiliyo, amerika'da kizlar teklif ediyomus'; size "amerikanlarin bi lafi var, bildin mi?!" demek istiyorum. **
(bkz: amerikan kabusu)
F.Scott Fitzgerald'ın The Great Gatsby romanında edebiyatçıları canından bezdiren ifade.
(bkz: american dream)
amerikaya her gelenin lüks bir jip, sağında kumral solunda sarışın, kürkler ve bahçeli dubleks bir ev şeklinde hayal ettiği fakat geldikten sonra bir elinde paspas diğer elinde kova verilerek her türlü temizlik işlerinin yaptırılmasıyla son bulan rüya.
anadolu' da halı dokuyan cahil bir kızın, istanbul'a gidip televole' daki gibi, lüks jiplere binip, dubleks villarda oturma şanjı neyse, o kadar gerçek olan rüya.
anadolu' da halı dokuyan cahil bir kızın, istanbul'a gidip televole' daki gibi, lüks jiplere binip, dubleks villarda oturma şanjı neyse, o kadar gerçek olan rüya.
(bkz: f scott fitzgerald)
amerikan rüyası, birinci dünya savaşından zaferle çıkmış olan amerikanın vatandaşlarının, bir anda boşluğa düşmesi sonucunda yaptıkları, hayattan daha fazla zevk almak için didindikleri, uğraştıkları, sahte maskeler ile parayı bir gösteriş amacı olarak kullandığı rüyayı* ifade etmektedir.
şu anki amerika* ile karşılaştırılması yanlıştır. ancak zamanının amerikan rüyası kişilerin tüm dertleri unutmak istemesiyle oluşmuş, aşırı eğlence ve düşkünlük içeren bir rüyadır.
zengin ol. üniversite oku. para kazan. işe gir. daha çok para kazan. evine kocaman bir televizyon al. güzel bir kadınla evlen. akşamları partilere katıl. kocaman bir yatak al. işinde yüksel. daha çok para kazan. hep çalış. hep para kazan. araba al. ev al. yat al. içki iç. sigara iç. uyuşturucu kullan. evinde partiler at. karını aldat, farklı kadınlarla yat. çok ama çok para kazan. sabahları bahçenle uğraş. bahçene kocaman sktirici bir köpek al. karını ve çocuklarını pikniğe götür. vs vs vs...
dip not olarak;
(bkz: trainspotting)
amerikan rüyası, birinci dünya savaşından zaferle çıkmış olan amerikanın vatandaşlarının, bir anda boşluğa düşmesi sonucunda yaptıkları, hayattan daha fazla zevk almak için didindikleri, uğraştıkları, sahte maskeler ile parayı bir gösteriş amacı olarak kullandığı rüyayı* ifade etmektedir.
şu anki amerika* ile karşılaştırılması yanlıştır. ancak zamanının amerikan rüyası kişilerin tüm dertleri unutmak istemesiyle oluşmuş, aşırı eğlence ve düşkünlük içeren bir rüyadır.
zengin ol. üniversite oku. para kazan. işe gir. daha çok para kazan. evine kocaman bir televizyon al. güzel bir kadınla evlen. akşamları partilere katıl. kocaman bir yatak al. işinde yüksel. daha çok para kazan. hep çalış. hep para kazan. araba al. ev al. yat al. içki iç. sigara iç. uyuşturucu kullan. evinde partiler at. karını aldat, farklı kadınlarla yat. çok ama çok para kazan. sabahları bahçenle uğraş. bahçene kocaman sktirici bir köpek al. karını ve çocuklarını pikniğe götür. vs vs vs...
dip not olarak;
(bkz: trainspotting)
orange country gibi bir yerde yaşama isteğidir.
yeraltı edebiyatında deyimleşmiş bir söz öbeğidir, amerikan gençlik filmlerinin dünyayı toz pembe göstermesi üzerine böyle bir söz çıkmıştır.
çatırdayan ekonomi ve de halkın bitmek tükenmek bilmeyen savaşlardan artık bıkması göz önünde alındığında çok yakında şuna dönüşmesi muhtemeldir;
(bkz: american nightmare)
(bkz: american nightmare)
dünyayı kan gölüne çevirmek.
tüketim toplumunun önümüze koyduğu, plazalarda yaşayıp bilmediği yemekler yiyen, bilmediği dilden konuşan, artık amerikan olmaktan çıkmış, hepimizi bir şekilde saran, emperyalist yalan!
bugün meydana gelmiş olan portrenin tam zıttı olan hayaldir. amerika kurulum aşamasında mutluluğu tarım toplumu olmakta görüyordu. ancak özellikle 1. dünya savaşı sırasında sattığı silahlardan ettiği karlar bir kez tadıldığında iflah olunamayan kan tadını iliklerine kadar hissettirdi ve çoğunluğu yahudi sahipliği veya ortaklığıyla yürüyen silah firmaları mutluluğu fitne çıkarıp silah satmakta buldu.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar