bugün

Şimdi iki şey var olumsuz kelimeleri kullanmak ne derece doğru mesela mutsuz olmayı iptal ediyorum dediğinde beyin mutsuz olmayı mı kâle alıyor yoksa mutsuzluğu iptal mi ediyor. Bir ikincisi eski eşyaları kullanmak mı daha yerinde yoksa değiştirme gereği duyuluyorsa ama yine de kullanılabiliyorsa yine de yenilemek mi.(enerjisi ile alakalı) Bu iki soru hakkında kafa yoruyorum.
Az önce sigara içmek için balkona çıktım. Bizim tam karşıda inşaatı devam eden sitenin dişi bir köpeği var. 2 senedir hiç sektirmeden her 6 ayda bir yavruluyor. Belediyeymiş, kısırlaştırmaymış, sokak köpekleri sorunuymuş hak getire. Kimsenin umurunda değil. Neyse, bunun yine kızan dönemi anlaşılan. Toplamış mahalledeki bütün erkekleri başına. Tabii herhalde tam da vakti gelmedi, şimdilik vermiyor. Gelen köpeklere atarlanıyor. Göt kadar boyuyla kendinin 2-3 katı köpekleri önüne katıp kovalıyor. Sonra aklıma bunun insan versiyonları geldi. Hep bir atar, hep bir üstten bakış. Sanırsın dini kıssalarda da geçen kutsal ahit sandığının cengaver muhafızları. Efendime söyleyeyim aklıma erkek milletinin acınası durumu geldi. Fındık kadar bir şey için kendilerini düşürdükleri durumu düşündüm ve üzüldüm. Ağlamamak için kendimi zor tuttum. Ve sonra devrimci ruhum kabardı: "Yeter artık! Ey evlad-ı Fatihan! Ey erkek milleti, birleşin!. Kaybedecek şeyinizden başka neyiniz var?" Tabi sigaram bitip, bilgisayarın başına oturunca biraz daha akl-ı selim düşünmeye başladım. "Erkek milleti", "Birleşin" filan. "Olm kendine gel!" dedim. Ortam zaten tren olmuş. Biz de ateşe odun atmayalım.
Velhasıl Ey kari ( okuyucu demek eski türkçe ) Bu mesaj kendini 5 saniye içinde imha edecektir. Etmezse de paylaşmayın, beğenmeyin. Bâtıl şeyleri iyice tasvir, sâfi zihinleri bulandırır. Siz hep içinizi temiz tutun.
Bize bunlarla gelin agalar. Bence Netflix e senaryosunu gönder, bundan 2 sezonluk +16 film yapsınlar.