14 haziran 2020 covid 19'un günlük türkiye tablosu

görsel

Sağlık bakanı tarafından açıklanan tablodur. Evet.

dünün aynısı. hadi dün biraz artış oldu diye evham yaptınız, feveran yaşadınız da bugün bari susun be.

Bunlar iyi illa artacak normalleşme başladı. 3, 4 binin üzerine çıkmazsa da sokağa çıkma yasağı falan gelmez artık.

ikinci dalga resmen başladı. daha da çok artacak bu. defalarca söylendi dikkat edin diye. ama yok. geçmiş olsundur.

iyi giden tablodur. Merak etmeyin 1500-1800 arası bir yerde plato yapacaktır.

3 günde yüzde 60 artış gösteren rakamlar olmasına rağmen, 12 yaşında olup, sümüğünü tutamayan ergen sürülerinin halen ciddiye almadığı, korkutucu rakamlardır.

bekliyor bizi (bkz: diriliş covid19).

sik kafalı cahil milletimiz yüzünden yeni yasaklar, yeni kısıtlamalar geleceğini bizlere haber veren tablodur.

•eş, dost, akraba ziyaretleri.
•sahillerde, parklarda gençlerin verdikleri partiler vb.
•cafelerde, restoranlarda tedbirsiz davranışlar.
•avm'lerin açılması ve insanların alışveriş çılgınlığı.
•işletmelerin ve insanların tedbirleri gevşetmesi.

ya ne olacağıdı?

bakınız vaka sayısı en son 16 mayıs tarihinde 1500'ün üzerindeydi (1610).
görsel

16 mayıs'tan sonra 17 mayıs'ta vaka sayısı 1500'ün altına düştü (1368).
ve bugüne kadar tam 1 ay boyunca 1500'ün altında kaldı, hatta 1000'in altına düştü, 700'lere kadar geriledi...

ama bugün tam 29 gün sonra vaka sayısı yeniden 1500'ün üzerine çıkarak 1562 oldu.

bunun bir tanımı var; ikinci dalga...

tam 1 ay önceki yasakların olduğu, kısıtlamaların, tedbirlerin olduğu döneme döndük yeniden.

şimdilik tek tesellimiz vefat sayısının çok düşük olması, lakin vaka sayısı günlerdir artıyor, vefat sayısı da büyük ihtimalle artacaktır ilerleyen günlerde.

şimdi bu yüzden yarın tayyip çıkıp yeni kısıtlamalar getirirse kimse itiraz etmesin.
şu an için ülkemizin ekonomisi yeni kısıtlamaları kaldıracak durumda değil, ama bilim kurulu da yeni kısıtlamalar gelmesi için haklı olarak bastırıyor.
bakalım siyasi otorite ne yapacak yarın?

insanlar ne yaparsa kendilerine yapıyorlar yani.
benim de bir ailem var, genç çocuklarım var. ama bakın bugün pazar ve hava çok güzel olmasına rağmen bir yere çıkmadık.
sıkıntıdan patlıyorlar ama sağlık her şeyden önemli.

Kafelerde, mekanlarda sürten vizyonunu siktiğimin çocukları yüzünden artmış tablodur.

Edit : bu kesim hep vizyonsuzdu ama şimdi vizyonsuzlukları yüzünden bizleri de riske sokuyorlar.

Ekonomiyi halkı parklara dökmekle kurtaracağını sanan zihniyetin işidir. Hiç öyle maske eldiven kolonya edebiyatı yapmayın.
Yok yaşlılar şu saatte çıkacak, yok çocuklar bu saatte çıkacak, kasap manav market fırınlar diye diye iyice gevşekleşti iş. Göstermelik ceza haberleri yapıldı ama kimse de sallamadı zaten.
Daha vaka sayısı binin altına yeni inmişken de insanları birden serbest bıraktılar.

Fabrikalarda avmlerde hastalık tekrar görülmeye başladı bile. ikinci mi üçüncü mü bilmem ama bizi bekleyen bi dalga var, orası kesin.

Valla beyler ne maske takıyorum be sosyal mesafeye dikkat ediyorum. Kovid öncesi yaşantıma devam ediyorum. Sıkıldım artık. Biliyorum ki bu hastalık beni Allah’ın bana verdiği günden bir saniye önce öldüremez. Biraz kaderci olun.

Ülkece her şeyin başı sağlık, aman sağlık olsun da gerisi önemli değil deriz. Ama sikine takan yok anca lafta. Kimse sağlık mağlık demesin artık. Ağzınıza sakız olmuş.

ŞU an artan Corona vakalarının ölümleri 10 gün sonra başlar.
Şimdi ki 10-20 kişi olan ölüm oranları (doğru olarak varsayalım) yasaklı kısıtlamalı olan sürecin rakamları.

Yaz aylarında insanların daha enerjik olması, metabolizma hızlanması, daha fazla su tüketimi, sebze meyve tüketimi ile enerji ihtiyacı sonunda beslenmede ki zenginlik çeşitlilik ile alınan vitamin mineraller, açık havalar ve havalandırılan kapalı mekanlar vb etkenlele artan vücut direncinin etkisine karşı virüs vücut içinde kuluçka süresini artırıyor.

Enfekte olan bünye virüsün semptomlarını göstermez.
Test sonuçları negatif çıkar.
Ama virüs vücutta vardır ve "semptomları göstermediği için virüs bulaşı değildir" demek sadece varsayımdır.
Zaten enfekte olan vücut virüse karşı dirençli değilse belirtiler 7-10 gün içinde ortaya çıkıyor.

Şu an konya Diyarbakır gibi iller kırmızı alarm veriyor. Konya'da 2 olan pandemi hastanesi kararı iptal edilerek tüm hastaneler pandemi hastanesi olması kararı alındı ve tam doluluğu yakaladı haberleri arasında nasıl bir tehlike olduğunu anlayın.

Yakında Karadeniz ve Akdeniz başta olmak üzere sahiller de salgın iyice artacak.
Kendinizi asıl şimdi koruyun.
Mevsimin etkisi, kısıtlamanın kalkması, insanların sorumsuzluğu ile virüs daha tehlikeli bir süreçte seyir etmektedir.
Kuluçka süresi arttıkça daha fazla enfekte vakasına ve ölümlere neden olabilir.
Eğer bu sorumsuz insanlar böyle davranırsa Sonbahar kış olarak 2. Dalga için verilen tarih öne çekilip Ağustos ayı başında dünyada ikinci dalgayı yaşayan ilk ülke olmamız kaçınılmaz olacak.

https://mobile.twitter.co...tatus/1272216571621113857

Sağlık bakanı diyor ki; yoğun bakım ve solunum cihazına ihtiyaç artıyor.
Daha fazla insan hasta oluyor daha az insan iyileşiyor diyor.
Corona ile mücadelede hedefi tutamadık diyor.
Kontrollü sosyal hayat dönemine yarın hemen geçelim diyor. Yani; seyahat kısıtlaması, mecbur olmadıkça sokağa çıkma yasağını, karantinayı hemen gönüllü olarak uygulamamız lazım.

en yoğun ölüm ve enfekte yaşandığı dönemde bile bunu dememişti bakan.
kısıtlama yasaklar ile bu süreç geçici olduğunu kimin ölüp yaşayacağı kaç vaka olacağı bilindiği tahmin edildiği için elde ki imkanlar ile durum sonuç karşılaştırılınca salgın da yoğun bakım cihaz yatak ve hastane olarak bu durumla başa çıkabilirdik.
Çünkü; Türkiye'de Corona Salgının merkezi odak noktası istanbul Ankara izmir gibi metropoller olup,burada hastahane hekim yoğun bakım üniteleri medikal malzeme ve bunlara erişim kolaylığı vardı.

Şimdi salgının odak noktası merkez üssü konumunda istanbul Ankara izmir de yasakların kalkması ile parası olanlar sahillere, parası olmayan köylerine memleketlerine giderek salgının odak noktasını merkez üssünü tüm Türkiye'ye yaydı.
Bir de turizm ile yabancılar gelirse bu durumu 10 ile çarpın.
Konya Kayseri Rize Ordu Diyarbakır vb iller, istanbul Ankara izmir gibi sağlık alanında pandemi ile mücadele edecek yeterli medikal malzeme, doktor, hastahane yoğun bakım vb envanterlere sahip değil.
insanlar sosyal sorumluluk ve bilinç olarak (aslında ülkemiz insanlarının çoğu, bakınız; Kadıköy moda sahillerine dolaşan güruha) daha alt seviyede olduğu için ne derseniz de tehlikeyi anlayıp ciddiyet ile buna yaklaşacak zeka seviyesine sahip değiller.
Gerçekten zekaları bu durumu algılayacak seviyede değil.
Bu hakaret edilen bir tarif değil, bilâkis; sosyolojik, insan davranışı olarak akademik bir tanımlamadır.
Çünkü; herkes çıkıyor, ben de çıkayım diyerek sürü güdüsüyle hareket eden kişilerin oluşturduğu topluluklarda insanların zeka seviyesi yarı yarıya düşer.
Daha basit bir örnekleme ile 50.000 tane Beşiktaş'lı Einstein şampiyonlar ligi final maçına gitsin, Beşiktaş Real Madrid maçını izlesin, hepsi tinerci gibi hareket eder.
Zekâ seviyeleri üniversite giriş sınavlarında "0" çeken onbinlerce öğrenci seviyesine iner.
Hayatta küfür etmemiş olsun, en ağır küfürleri koro halinde eder.
Bu konuda akademik çalışmalara sosyal deneylere bir bakın, ne denmek istediğini anlarsınız.
Hele ki bizim gibi birey olma kültürü emekleme aşamasında olan insanların çoğunlukta olduğu (aslında genel olmaya çok yakın) toplumlarda.

Benim gibi cahil amale biri bile bakanın bu açıklamasını okuyup korkuyor ve kendimi daha da güvensiz hissediyorsam, bir parça aklı olan insan bu açıklama sonrası ürpermesi lazım.

Devlet sokağa çıkma yasağı koysun, seyahat kısıtlaması getirsin, maske takma sosyal mesafeye uymayana ceza kessin diyen...
ille de devlet senin başında sopa ile bulunup sana çobanlık mı yapması lazım?
Sen hayvan mısın?

Unutmadan; muhatap olunan grup, AVM park sokak cadde market de cami avlusunda, cafe restoran vb alanlarda, nişan düğün taziye gezmek vb durumlarda sürü güdüsüyle hareket eden koruma ve korunma tedbirlerine uymayıp; devlet izin verdi, devleti zaman yasak etsin ceza kessin diyen yaratıklardır.

Şaşırtmamıştır. Bir avm çalışanı olarak mağazaya kapıdan giren her 10 kişiden 7sini rahat gün içinde maske için uyarmaktan hepimize gına geldi. Biz bile avm yemeklerini yemezken dışardan gelip avmde yayıla yayıla çoluk çocuk yemek yiyen sülalesi rahat bir tayfa var mesafe falan hak getire zaten bahsi söz konusu değil klimalar avm koridor yemek katlarında açık fakat mağazalarda kapalı koridorlara yemek katına virüs uğramıyorsa demek.