bugün

Hacer Cesur 25 kişinin yaşamını yitirdiği tren kazasında eşini kaybetmiştir.
Eşi için, ‘borcu yoktur’ yazısı gerekir. maliyeye gider. Ama bu yazıyı vermek için 120 lira para istenir.
Yanında o kadar para olmadığı için ödeyemez. Vergi dairesi de yazıyı veremez.
hacer hanım eve döner. tcdd heyeti hacer hanıma taziye ziyaretine gelmiştir. bu durumu heyete anlatır ve ekler: ‘bize niye böyle davranılıyor? Benim eşim, devletin sahip olduğu trende öldü. Hâlâ üç kuruşun hesabı yapılıyor!’ der.
TCDD heyetinde bulunan avukat hemen söze girer;
‘Ben 120 lirayı veririm. Merak etmeyin. Ama siz de dava açmayın.’
https://odatv.com/120-tl-...ava-acmayin-24051956.html
not: " insanlığın bittiği yer neresi" diye soranlara bunu anlatın.
ben 1200 vereyim de seni avukat yapanı kovalasınlar. dediğim başlıktır
Avukat olmuş ama insan olamamış.
Türk Lirasının değil de insanların değer kaybettiği, parayla her şeyi satın alacağını sanmasıyla çirkinleştirdikleri bir zamanda yaşıyoruz. Sözün bittiği yere kocaman bir tükürük, boğulmanız dileğiyle.
Avukatlar .
120 TL derken, 120 bin lira demek istemiştir. işçiler iş yerinde kaza geçirdikten sonra aşiret ağası tipli, imanı para olanların işçiye para teklifinde bulunmalarına alışmıştık ama aynı teklifi kurum avukatının yapabilmesi tam bir günümüz Türkiyesi özetidir
Senin ben vicdanını sileyim, tozdan kirden görünmüyor.
hangi avukat insan olmuş ki bu olacak.
Hakkın, hukukun yerle yeksan edildiği, alavereci, delavereci şark kurnazı mahlukların arz-ı endam ettiği kimi ülkelerde sıkça duyulan sus payı teklifidir.

Yani avukat olacak mahluk diyor ki:
Al şu parayı, erdemlerini sat!
Püüü diyor ve susuyorum!