bugün

Saltanatın kaldırılması veya padişahlığın kaldırılması, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 1 Kasım 1922'de kabul ettiği "Osmanlı imparatorluğu münkariz olduğuna dair" 308 numaralı kararname ile gerçekleşmiştir. Kararname, ilga hükmünü geriye yürüterek "istanbul'daki şekli hükumetin 16 Mart 1920'de tarihe intikal ettiğini" bildirmiştir. Aynı gün alınan bir başka Meclis kararıyla 1 ve 2 Kasım günleri milli bayram ilan edilmiştir. Kararnamenin ilanından sonra sadrazam Tevfik Paşa başkanlığında 4 Kasım günü son toplantısını yapan Osmanlı hükümeti istifasını padişaha sunmuştur. 5 Kasım'da Ankara hükumetinin istanbul'daki temsilcisi Refet Paşa (Bele) tüm bakanlık müsteşarlarını Divanyolu'ndaki Şark Mahfilinde toplayarak her türlü faaliyete son vermelerini tebliğ etmiştir
1 Kasım 2015 Erken seçimleri bana; "Tarih tekerrürden ibarettir." lafını aklıma getirdi.
Seçim tarihi manidar.
(bkz: the anatolian chomar horror story)
görsel
Bir hükmü kalmayan ve ingiliz kuklası olmaktan bir başka vasfı olmayan bir kurumun halk ve meclisin ortak kararıyla tarihe gömülmesidir.

Artık bu topraklarım tek efendisinin milli irade olacağının kararlı yansımasıdır.
Nitekim saltanatın kaldırılmasından 1 yıl sonra da cumhuriyet ilan edilmiştir.

Bu arada, saltanatın kaldırılması için tbmm başkanlığına kanun teklifi veren kişi de rıza nur'dur.
Yani bugün atatürk düşmanlarının şizofrenik hatıralarını bayıla bayıla okudukları ismin verdiği teklifle saltanat kaldırılmıştır.
1 Kasım 2015'te saltanatın tekrar ilanı olan acı durumu da hatırlatır.
Halk iradesi'nin tahtları, taçları erittiği günlerden hukuk devleti vasfımızı yitirdiğmiz günlere.

16 Nisan'da evet veren uyar akıllılar sağ olsun.
Birilerine iyi saplanmıştır.

(bkz: koyduk mu)

görsel
görsel
bugün itibariyle 96. yıldönümü olan hayırlı olay.

ulu önder atatürk'ün 1919'da erzurum kongresinde çizdiği "zaferden sonra yönetim şekli cumhuriyet olacaktır" şeklindeki yol haritasının önemli kilometre taşlarından biridir saltanatın kaldırılması.

ulu önderin 1919'da söylediği gibi, "zaferden sonra"...
yani 30 ağustos'ta kesin zafer kazanılmış, 9 eylül 1922'de de izmir düşman işgalinden kurtulmuştur.

artık sıra halkın kendi kendini yöneteceği cumhuriyet rejimine geçmeye gelmiştir.
iş bu sebeple de artık tüm vasfını yitirip bir ingiliz kuklası makamına dönüşmüş olan saltanatın kaldırılması gereklidir.

işte 96 yıl önce bugün rıza nur bey'in tbmm'ne verdiği teklif ile saltanat kaldırılmış, cumhuriyet yolunda bir mesafe daha katedilmiştir.

kutlu olsun...
mübarek bir gündür. kutlu olsun.
boşu boşuna koskoca istanbuldan durduk yere çekilmediler.
egemenliğin sonsuza dek gerici yobaz ve kendinden başka hiçbir şeyi düşünmeyen ve umursamayan bir hanedandan alınarak gerçek sahibi olan halka verilmesinin gerçekleştiği kutlu gündür.

"Egemenlik ve saltanat hiç kimse tarafından hiç kimseye, ilim icabıdır diye; görüşme ile, münakaşa ile verilmez. Egemenlik, saltanat kuvvetle, kudretle ve zorla alınır. Osmanoğulları, zorla Türk milleti'nin egemenlik ve saltanatına el koymuşlardı; bu musallat olmalarını altı asırdan beri devam ettirmişlerdi. Şimdi de, Türk Milleti bu mütecavizlerin hadlerini ihtar ederek, egemenlik ve saltanatını, isyan ederek kendi eline açıkça almış bulunuyor. Bu bir olup bittidir. Söz konusu olan; millete saltanatını, egemenliğini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız? Meselesi değildir. Mesele zaten olupbitti haline gelmiş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, mutlaka olacaktır. Burada toplananlar, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce uygun olur. Aksi takdirde, yine gerçek gerektiği şekilde ifade olunacaktır. Fakat ihtimal bazı kafalar kesilecektir."

1922 (Nutuk II, S. 691)
Yaşasın anadolu devrimi, yaşasın mustafa kemal!
birilerinin kabullenemediği gerçektir.

''"Hakimiyet ve saltanat hiç kimse tarafından hiç kimseye, ilim icabıdır diye müzakereyle, münakaşa ile verilemez. Hakimiyet, saltanat kuvvetle, kudretle ve zorla alınır. Osmanoğulları zorla Türk Milletinin hakimiyet ve saltanatına vaziülyed olmuşlardı (zorla el koymuşlardı). Bu tasallutlarını altı asırdan beri idame eylemişlerdir. Şimdi de, Türk Milleti bu mütecavizlerin hadlerini ihtar ederek, hakimiyet ve saltanatını isyan ederek kendi eline bilfiil almış bulunuyor. Bu bir emrivakidir. Mevzubahis olan, millete saltanatını, hakimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız meselesi değildir. Mesele zaten emrivaki olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu behemehal olacaktır. Burada içtima edenler (toplananlar) Meclis ve herkes meseleyi tabii görürse, fikrimce muvafık olur. Aksi takdirde, yine hakikat usulü dairesinde ifade olunacaktır.

Fakat ihtimal ki, bazı kelleler gidecektir!''

ŞAN OLSUN PAŞAMIZ!

görsel
Çadır devleti osmanlının türklerin yakasından sike sike düşürüldüğü gündür.

ingilterede saltanatın oldugunu sanan dunkoflar için; (bkz: magna carta)

Ingiliz halkı kendisinde ilahi bir kudret olduğunu iddia eden salak bir ailenin g.tüne takılmayacak kadar zekidir. Bu beyin yetmezliği anadolu kirsalına mahsustur.
Dino haklı. Çok büyük saltanat sürülüyor şu an.
Yallah ingiliz zirhlisina.
Hayırlara vesile olması gerekirken, fert olmayı hazmedemeyen muhiplerin geçmiş zaman rüyalanması ve derdi olan inkılap. "Saltanat" başlı başına isminden anlaşıldığı gibi erk ve mütekebbir, halktan kopuk ve nemrudi bir otorite. Bunun istenmesi, dilenmesi, hürriyet ve cumhuriyetin buna kurban edilmek istenmesi münevver bir cehalet.
saltanat kaldırıldıktan sonra 15 yıl seçim yapılmamış olması kadar ironiktir.
kim kukla kim kaşar yakınzamanda görülecek.
Artık Türk çocukları kula kulluk etmeyecek denilen tarih. Padişahın kapısında kul, ardında köpek olanların torunlarını üzmüştür.
https://www.youtube.com/watch?v=Gt2uBH7t-y4
bugün itibariyle 98. yıldönümü olan hayırlı olay.

öncelikle şu iyi bellensin ki, padişahlığın, saltanatın bir hükmü, gücü, kudreti olmadığı için, padişah kendi kendini basiretsiz hale sokup bir ingiliz kuklası haline geldiği için saltanat kaldırılmıştır.

padişah'ın ingiliz kuklası olduğunu biz yıllardır anlattıkça bazıları inanmıyor.

peki bizim padişahın bir ingiliz kuklası olduğunu sadece bizim kaynaklarımız yazmıyor ki!
ingiliz kaynaklarından şöyle bir örnekle bunu izah etmeye çalışayım...

1 kasım 1922 de saltanatın kaldırılması ile birlikte ingilizlerden sığınma talep eden islam halifesi vahdettin'in halifelik sıfatından yararlanmak isteyen ingilizler, vahdettin'i hindistan'a yerleştirmek ve halifelik sıfatı sayesinde oradaki müslümanları kontrol altında tutmak istemiştir.

bunun üzerine ingiliz hükümeti hindistan bakanlığı vasıtasıyla hindistan'ın nabzını yoklamıştır.

lakin 10 kasım 1922 de hindistan kral naipliği'nden hindistan bakanlığı'na gelen mektup bu planları suya düşürmüştür.

ışte gelen o mektubun tam metni;

--spoiler--
"padişahın halifeliği dışında, kendisi hindistan’da pek az tanınmıştır ve türkiye’nin işgali sırasında, onun ingilizlerin aleti olduğundan kuşkulanılmaktadır.
dolayısıyla, genel eğilime göre onun tahttan indirilmiş olması hindistan’da ilgisizlikle karşılanmıştır. mustafa kemal ise ülkesinin kurtarıcısı ve islam’ın şampiyonu olarak görülmektedir. ” (ida, fo 371/7913/e 12699: kral naibinden hindistan bakanlığı’na ivedi, özel ve gizli telgraf, 10.11.1922)
--spoiler--

ne demiş?
"mustafa kemal ülkesinin kurtarıcısı ve islâm'ın şampiyonudur." demiş.

başka ne demiş?
"padişah ingilizlerin kuklasıdır onu ülkemizde istemiyoruz" demiş.

hayırlı saltanatlar o halde...

#tarih
Türkiye Büyük Millet Meclisi 98 yıl önce bugünlerde misakı milli hududu içinde yeni bir Türkiye devleti kurulduğuna ve artık Osmanlı devletinin sona erdiğine karar verdi Eski devletden yeni devlete geçişte Meşruiyetden cumhuriyete geçilmiştir.Kral/padişahın devletde etkisi yokdu.Meşrutiyet hükümeti devleti yönetiyordu.cihan harbi kazanılsa idi belki meşrutiyetden cumhuriyete geçiş yine olabilirdi.