bugün

şeytan ayetleri

Şimdi beni topa tutarsınız. Kuranda Muhammed’in Şeytana uyduğunu anlatan ayet ve hadisler. Tahminimce, bu gün orada olmayan Şeytan Ayet'leri, Kuran'dan muhtemelen Hacc Sure'sinin bu Ayet'lerinden sonra çıkartılmıştır. Zaten Hacc-52'de, bu tur Ayet'lerin iptal edilebileceği söylenmektedir.

Allah Muhammed'i uyarmak için neden bu kadar beklemiştir bilemiyoruz, fakat Allah yaklasik 5-10 sene bekledikten sonra, Necm19 ve 20'den sonra gelen Ayet (veya Ayet'lerin) Seytan'a ait oldugunun bir bakıma itirafi olan Hacc-52 ve takip eden ayetleri gönderip Muhammed’i uyarmıştır.

Muhammed Mekke'de, toplulukla beraber namaz kılarken Necm Suresinin 19 ve 20. ayetlerini okuduktan sonra, "işte bunlar yüce turnalardır, şefaatleri de elbette umulur", sözlerini de ayet olarak okumuştur. Bu söylediklerine sevinen putataparlarla birlikte, Muhammed'in de putlara secde ettigi rivayet edilmektedir.
(Necm-19 Gordunuz mu o Lat ve Uzza'yi?
Necm-20 Ve ucunculeri olan otekini, Menat'i.)

Hacc-52 (Ey Muhammed!) Biz, senden önce hiçbir resul ve nebi göndermedik ki, o, bir temennide bulunduğunda, şeytan onun dileğine ille de (beşeri arzular) katmaya kalkişmasın. Ne var ki Allah, seytanin katacagi şeyi iptal eder. Sonra Allah, kendi ayetlerini (lafiz ve mana bakimindan) saglam olarak yerlestirir. Allah, hakkiyla bilendir, hukum ve hikmet sahibidir.

Isra suresinin 73.-75. ayetleri:

Bu ayetlerin anlamları şöyledir:

"(Ey Muhammed!" Seni, sana vahyettiğimizden uzaklaştırıp daha başkasını ileri sürerek bize iftira etmeye sürüklüyorlardı nerdey-se. O zaman seni dost bulacaklardı. Eğer seni pekiştirmiş olmasaydık, andolsunki, onlara eğilim gösteriyordun, az kalsın. O zaman sâna, ya­şamı da, ölümü de kat kat azab biçiminde tattırırdık. Sonra da bize karşı bir yardımcı bulamazdın."

2. Hadisler:

"HADÎS" 1:

"Peygamber Mekke'de NECM suresini okurken secde etti ve onunla birlikte, -aldığı toprağı alnına götüren yaşlı birinin dışında-Müslüman ve putatapan herkes SECDE etti."

Anlatan Peygamberin arkadaşları:

- Abdullah Ibn Abbas

- Abdullah Ibn Mes'ud

KAYNAK: Buhârî (bkz. Di. Baş. yayın., Tecrid, hadis no: 555, 556.) Tirmizî ve öteki hadis, fıkıh kitapları. SORU:

1-"Peygamber'in can düşmanı" diye nitelenen putataparlar nasıl oldu da, "Peygamber"le bir araya gelebildiler?

2-Putataparlar nasıl oldu da,.Peygamber'le birlikte, secde ettiler?Bu soruların karşılığını bulabilmek için, bundan sonraki hadis iyi incelenmelidir.

HADÎS 2:

"Peygamber Mekke'deyken NECM suresini okuyordu." Lât'ı, Uzzâ'yı ve bir öteki, üçüncü (put) olan Menât'ı gördünüz mü? diyen yere gelince:

Şeytan, peygamberin diline şunu atıverdi (sokuşturdu):

işte bunlar, yüce turnalardır (ğarânik). Şefaatleri de elbette ki umulur'

Bunun üzerine (putataparlar): 'Muhammed daha önce değil, bu­gün tanrıçalarımızı, iyi (sözlerle) andı!' dediler.

Yine bunun üzerine Peygamber secde etti ve onlar da SECDE et­tiler. işte bu nedenle de Tanrı şu ayeti indirdi:

'(Ey Muhammed!) Senden önce hiçbir Peygamber (resul, nebî) yoktur ki, şeytan onun okudukları arasına, (bir şeyler katıp) bırakma­sın. Tanrı, şeytanın bıraktığını bozar (kaldırır), kendi ayetlerini güç­lendirir. Tann Bilen'dir, Hikmetli'dir" (Hacc suresi, ayet: 52)

Anlatan Peygamber'in arkadaşları:

- Abdullah lbn Abbas'ın da içinde bulunduğu bir topluluk.

KAYNAK: Başta Süyûtî ve lbn Hacer (Askalânî) gibi 15. yy.'ın ünlü "hadis" ve "tefsir" uzmanları olmak üzere çoğu islâm hadis ve tefsir uzmanlarının kitapları.

Çok açıkça görülüyor ki:

ikinci hadis, birinci hadisi tamamlıyor. Daha doğrusu, ikisi aynı hadistir. Birincisi eksik, ikincisi tamam.

Ve çok açıkça şunlann anlatıldığı görülüyor:

Putataparlann Peygamberlerle birlikte SECDE etmelerinin nede­ni: "Peygamber'in üç putu (Lâfı, Uzza'yı ve Menât'ı) öven sözlerle an­ması ve bunu, 'ayet' olarak okumasıdır."

Üç putu öven sözleri "Peygamberin diline ayet olarak sokan, ''ŞEYTAN''dır.

Yani bu sözlerin oluşturduğu "ayetler", Tann'nm ayetleri değil, "şeytanın ayetleri"dir.

"Şeytanın ayetleri", sonradan, sureden çıkarılmıştır.

Hacc suresinin 52. ayetinde anlatılan da budur.

Diyanetin resmi çevirisindeki Hacc suresinin 52. ayetinin çeviri­si, tartışılan yorum katılmış bir çeviridir, onun için de güvenilir değil­dir. Doğru çeviri, ikinci hadiste yer verilen çeviridir.

Bu konuda uzun söze gerek yokl islam dünyasının en büyük uz­manlarından Süyûtî (Celaleddin Süyûtî, ölm. 1505) ve lbn Hacer (el Askalânî, ölm. 1449) "hadis"i sağlam ve olayı gerçek kabul ediyorlar. Süyûtî, hem tefsirinde, Hacc suresini 52.-54. ayetleri nedeniyle yer ve­riyor; hem de başka kitaplannda, örneğin "ayetlerin gerekçeleri"ne (sebeb-i nüzul) ilişkin yazdığı ünlü kitabında, "Lübabu'n-Nukûl fi Es- babi'n-Nüzûl" olayı sağlam kabul ettiğini yansıtıyor, lbn Hacer'se, "Kâdî Iyaz" ve ibnü'l-Arabî gibi kimi yazarların "olayı anlatan hadis"i uydurma saydıklarını ama bunların bu sözlerinin hiçbir önemi bulun­madığını, çünkü olayın ve hadisin "birçok yol"dan gelen tanıklıklarla doğrulandığını belirtiyor, lbn Hacer, Fethu'1-Bari adlı kitabının, Hacc suresine ilişkin kesiminde açıklıyor. Onun bu açıklamasına da Süyûtî, kitabında yer veriyor.

Suyûti'de, lbn Hacer de hangi hadisin sağlam, hangisinin çürük olduğunu en iyi bildikleri islam dünyasında kabul edilegelmiş uzman­lardır. Ve bunlar için de "dinsiz, islam düşmanı" suçlaması yapılamaz.

Kısacası:

1."Şeytan Ayetleri" olayı gerçektir. Bunu yok sayma çabalar da boşunadır.

2. Diyanet işleri Başkanlığı en büyük islam otoritelerince de sağ­lam kabul edilen hadise dayalı ayetlerle destekli bu olayı yok sayma yerine ülkede kimseye yararı olmayan din çatışmasını kınayıcı çabalara girse çok daha yararlı bir tutum göstermiş olurdu. Çünkü gerçek oldu­ğu halde bu olaya "iftira"dır, "dinsizlerin uydurmasıdır" biçimindeki sözler örtbas edilmek istenildiğinin göstergesidir.