bugün

tc kimlik numarası

yaşamıma bir sürü şey sığdırabilmeme rağmen sadece doğum yeri ve doğum tarihi, anne adım, baba adım vs.. gibi şeylerinde bulunduğu nüfus cüzdanında duran ve beni tanımlayan, bir gün alzheimer'in pençelerine düşmezsem asla unutmayacağım asla peşimi bırakmayacak sinsi numaradır... düşlerimi, düşüncelerimi, acılarımı, aşklarımı, bana ait olan herhangi bir şeyi hiç ama hiç umursamayan lanet bir numaradır... işte bu numara ile ilişkim uzun zamandır var. bu yıllar boyunca devlet beni hep bu numara ile andı, bu numarayı bana öğretti -zorla. bu numara her ne kadar bürokratik işlerin rahat yürümesi için nüfus cüzdanında bulunsa da benim devlete ait olduğumu ifade eder. sanki ilerde en yüksek kademelere erişebilsem de kendimi yetkin bir şekilde geliştirebilsem de; benim devlet için ilelebet sadece bir sayıdan ibaret olduğumu ifade eder.

çocukken politik çağrışımlarım yoktu; bir kimlik numarasına sahip olmanıza rağmen özgürlük en büyük düşünüzse ve birileri sizi o numarayı üstünüze geçirme karşılığında düşlerinizi bir süre ertelemeye "ikna" etmişse, kendinizi "şeytanın avukatı" gibi hissedersiniz. çünkü bir devlete ait olmayı kabul ettiyseniz, iradeniz üzerindeki tassarruf hakkını; iyi olduğu iddia edilen yaşam, "gelecek garantisi" ve ailenizin mutlu olması karşılığında teslim edersiniz.

yıllar geçtikçe anlarsınız ki giydiğiniz bu numarayı sadece bedeninize geçirmiyorsunuz. düşlerinizin, duygularınızın, tepkilerinizin hatta reflekslerinizin bile tek tipleştirildiğini içiniz acıyarak görürsünüz. bir sürü insana gittikçe daha fazla yaklaştığınızı farkedersiniz ama bu yakınlaşma sizin tercihiniz olmadığı gibi olumsuz bir yakınlaşmadır. bir kalıba sokulduğunuzu, aynı mekanı ya da sizden uzakta aynı kaderi paylaştığınız bir sürü insanla aynı potada eritildiğinizi hissedersiniz. her anınızda, bu numaranın yaşamınızın önüne geçtiğini görürsünüz ve bu durumu engellemek için yapabileceğiniz pek bir şey yoktur. size verilen bu numaradan kurtulmak hiçte kolay değildir.

bu numaranın bende bıraktığı en travmatik etki, otoriteye gıcık olmama rağmen bir devlete ait olmayı kabul edebilmemin ezikliği... birazda bu yüzden politik tahliller yapmak yerine, kendimden utanarak yaşadığım her çelişkiyi anlatma pahasına hissettiklerimi anlatmanın daha doğru olduğunu düşünüyorum.. bir zamanlar bana yapılmasına izin verdiğim şeyin tam olarak ne olduğunun farkında değildim. her şey pek de fazla zevk almadığım bir oyun gibiydi. her neyse sadece istemediğimi biliyordum. bu numaranın aslında kişiliğimin yok edilerek, kendisiyle barışık olması engellenerek, sistematik propaganda yapılarak ve sadece sorgulamadan itaat etmesi sağlanarak verilebileceğini yıllar sonra farkedebildim. biliyorum ve sadece sizleri uyarmak gibi bir iyi niyetle affınıza sığınarak söylüyorum: eğer siz de özgürlüğünüze düşkünseniz; her ne sebeple olursa olsun, o numarayı üstünüze geçirdiğinizde benim yaşadığım çelişkileri yaşayacaksınız...
güncel Önemli Başlıklar