bugün

han duvarları

çamlıbel istanbul'da yaşamaktadır. ama görev nedeniyle kayseri'ye gitmek zorunda kalmıştır. işte bu; istanbul'dan anadolu'ya yapılan yolculuğun gözlemlerini realist bir dille anlatan şiirdir. zaten çamlıbel'i realist bir yazar olarak tanıyoruz. yaptığı tasvirler somutve inandırıcıdır. tabiat gerçektir, hayal ürünü değldir.
bu yolculukta ve gözlemlerde üç unsuru görüyoruz:
1-şair
2- anadolu insanı
3- anadolu coğrafyası

bu şiirin en önemli özelliği halk aydın kaynaşmasını bir arada iki farklı kişinin şiirde yer almasıyla görüyoruz yani aydın olan şairdir, halkı temsil eden ise; maraşlı şeyhoğlu'dur. iki şair sanki karşılıklı konuşuyor gibidir.

anadolu coğrafyası ise; şairin gözlemleriyle verilmiştir. bu gözlemlerde şair doğanın zorluğuna, çetin şartara dikkat çeker ve şok olur bunun nedeni böyle zorlu doğaya alışık olmamasıdır. coğrafyanın gerçek olduğunu yer isimlerinden de anlıyoruz; toroslar, incesu, erciyes şiirde geçen bazı yer isimleridir. yolculuğu at arabasıyla yapması doğanın içine girmesine neden olmuştur. mekan daha sonra iç, dış olarak ilerleyecektir. hanlar anlatılmaya başladığında anadolu insanını tanımış olacağız. hanların içindeki kişiler ile sohbet eder ama yolculukta yalnızdır. bir han odasında duvarda yazılan şiir bize maraşlı şeyhoğlu'nu tanıma fırsatını verir. burada maraşlı şeyhoğlu; anadolu insanının ve mehmetçik'in sembolüdür.

şiirde hakim olan duygu kuşkusuz; gurbettir. bunun üç nedeni vardır:
1- "ilk sevgiye benzeyen ilk acı, ilk ayrılık!" mısrasından da anlaşılacağı üzere şair ilk defa memleketinden ayrı kalacaktır bu onda üzüntü aratır ve bunu ilk acı olarak değerlendirir. gideceği yeri kötülemez sadece buruk olduğunu belirtir.

2- diğer neden ise; coğrafya, iklim farkıdır. isatnbul'da alışık olmadı bir doğa ile karşılaşır ve kendini buralara yabancı hisseder. anadolu insanı ve coğrafyasıyla karşılaşmak ona şok duygusunu verir. ama yinede köye ve köylüye dönüşü yaamaktan korkmaz.

3- moda ve gelenek gurbet temini işlemesinde neden olmuştur. cumhuriyet dönemi sonrası milli edebiyat, memleket edebiyatı önem kazanınca aydınlar gurbet temini sık işlemiştir. çamlıbel'de bu temi işlemiştir.

dikkati çeken hanlar önemlidir. burada mekan küçülür, mekanda rastlananlar farklı tek ortak yanise; maraşlı şeyhoğlu'dur.
şair şeyhoğlu'yu tanımadan önce handa karşılaştığı insanları tasvir eder bunun nedeni o insanların, doğanın şartlarının yorgunluğunu yüzlerinde taşımalarıdır. ve o insanlar içlerine dönmüş, mistik olmuşlardır. kendi kaderleri üzerinde düşünmüşlerdir.
ikinci handaki insanlar daha canlıdır, birbilerine hikayeler anlatırken görür şair onları.
şair ilk handa şeyhoğlu'nun yazdığı koşmayı 1921 yılına tarihlendiğini bilir bir sonraki handa "10 yıldır ayrıyım kınadağı'ndan" mısrasını görür ve şeyhoğlu'nun 1911'den beri evine dönemediğini anlar. bunun nedeni ise; savaşlardır.
balkan savaşı, çanakkale savaşı, 1. dünya savaşı...
şeyhoğlu; anadolu insanının, savaştan savaşa koşan türk askerinin sembolüdür. en byük acısı; evden , ailedeen sevgiliden ayrı kalmaktır. kendini "kuru yaprak" gibi hisseder bunun nedeni kendini rüzgarın önüne bırakmış, kadere boyun eğmiş olmasıdır. bu güzel bir imajdır.
iki şiir iç içedir. biri koşma biri modern şiir türünde yazılmıştır. bu farka rağmen iki şiir bir şiirde buluşmuştur. işte han duvarları'nın en önemli özelliği budur.
istanbul- anadolu farkı
aydın- halk farkı
istanbul şiiri- halk şiiri farkı vardır ama bir şiirde bunlar birleşebiliyorsa bu kopukluğun olmaması gerektiğini anlatmıştır çamlıbel.