bugün
- aynı dizileri tekrar tekrar izlemek8
- anın görüntüsü13
- icardi1905 silik olsun kampanyası20
- icardi190512
- karımın çok mutlu olacağı gerçeği14
- chp'li o tekin'in öcalan'ın fotosu ile pozu31
- xdearm9
- balayını italyada yapmak isteyen nişanlı13
- boşuna yaşıyorum hissi16
- patiswiss24
- evlilik9
- merfulu8
- sözlük kızlarının ayakkabıları18
- 23 nisan ulusal egemenlik ve çocuk bayramı15
- kalbin sadece bir kişiyi seveceği saçmalığı16
- ups boobss nerelerde ramazan da bitti8
- bir kadında ilk baktığınız yer neresi23
- siklememenin getirdiği huzur12
- yakışıklı erkeği çirkin gösterecek şeyler16
- ruh okuzu8
- türk kızlarının beğenmediği erkek tipi20
- modern kadinin ucuz ve kolay ulasilabilir olmasi9
- futbolcu ismiyle nick almak14
- escort fiyatlarının güncellenmesi8
- eloande'ye koca buluyoruz kampanyası10
- evlenmezsek yaşlanınca ne yapacağız sorunsalı11
- her yaptığı yemeği paylaşan kızın amacı10
- murat kurum kurudu gitti8
- arda güler12
- haçta iken sevgili ile sevişmek günah mıdır11
- yunanistan bizden çalsa rahatsız olmayacağınız şey11
- akp seçmeni16
- kadınların boşanmış erkeğe bakışı9
- online olup entry girmeyen yazarlar9
- bebek kokusu10
- fenerbahçe'nin bu sene de şampiyon olamaması23
- sözlük kızlarının don renkleri9
- karınıza range rover alır mısınız18
- susmayan durmayan israile gemi ticareti10
- ali erbaş11
- bülent uygun15
- chp genel merkezi önündeki aşırı üks araçlar10
- çirkin erkeği yakışıklı gösterecek şeyler10
- belediyeler el değiştirince bütün foyalar döküldü23
- ismail kartal12
- sivasspor'a verilen penaltı27
- sinemaların batma aşamasına gelmesi22
- 22 nisan 2024 sivasspor fenerbahçe maçı31
- trollerin karışması8
- fenerbahçe11
kelime anlamı itabiriyle gayet doğal karşılanabilecek ama temelde hastalıklı bir yapılanmayı işaret eden kavram.
her insanın bir benliği olduğuna göre, bizim irade gücümüzü temsil eden bir "ben" var piyasada öncelikle. e o zaman ben'in dışında kalan herkes öteki haline geliyor. ama algımıza göre bu böyle olmuyor. çünkü ben kavramı çoğu insanda herkesi "öteki" yapacak kadar güçlü değil, bu tek başınalık ona güven vermiyor ve bir "biz" arayışına giriliyor. işte hastalıklılık bu noktada peyda oluyor. çünkü herhangi bir nedenle bir araya gelen "biz" - bu dini, mesleki, ahlaki, ırksal, fiziksel veya ruhsal, ailevi aklınıza gelen herhangi bir sebepten olabilir - kendisinden olmayanı ötekileştirmeye, yani karşı durmak falan değil direkt yok saymaya başlıyor. bu durum genelde azınlık kalan kesimlere zarar veriyor; çünkü yazılı olarak adı konulmamış olsa da hatta kişiler bunu aralarında konuşmuyor bile olsa ayrımcılık toplumun kılcal damarlarına işliyor ve farklı olana yani "öteki"ne karşı yoğun bir sosyal baskı uygulanıyor. çoğu zaman ne biz, ne öteki bunu kendine itiraf dahi etmiyor.
velhasıl, günümüz toplumunda ötekileştirme ve "biz" kavramı yaratma kişileri en derinden yaralayan ve bir yığın zora koşan ama ne yazık ki gün geçtikçe yerini daha da sağlamlaştıran ve hatta büyüyüp gelişen olgular. o kadar geniş çaplı bir mevzuu ki, birey bunu en basitinden kendi ailesinde, sosyal çevresinde de fark edebilir ya da bütün o iç savaşlarda, ırksal ve dinsel ayrımcılıklarda da görebilir. işin kötüsü çare aramak da pek akıl karı gibi durmuyor. biz kavramı asgari düzeye indirilmedikçe ötekileştirmeye dur demek imkansız görünüyor, "biz" yaratmaksa toplumun ilk çağlardan beri en büyük tutkusu. hele kapitalist alanda gittikçe gelişen(!) dünyada, sınıfsal uçurumların ve rekabetin bu kadar yoğun olduğu bu düzlemde, ulus-din devleti kavramları siyasi yapılanmayı tekeline almışken "biz"i yıkmak iyice ütopya haline geliyor. ve bireysel karşı gelişler dışında ötekileştirme tam gaz yoluna devam ediyor.
her insanın bir benliği olduğuna göre, bizim irade gücümüzü temsil eden bir "ben" var piyasada öncelikle. e o zaman ben'in dışında kalan herkes öteki haline geliyor. ama algımıza göre bu böyle olmuyor. çünkü ben kavramı çoğu insanda herkesi "öteki" yapacak kadar güçlü değil, bu tek başınalık ona güven vermiyor ve bir "biz" arayışına giriliyor. işte hastalıklılık bu noktada peyda oluyor. çünkü herhangi bir nedenle bir araya gelen "biz" - bu dini, mesleki, ahlaki, ırksal, fiziksel veya ruhsal, ailevi aklınıza gelen herhangi bir sebepten olabilir - kendisinden olmayanı ötekileştirmeye, yani karşı durmak falan değil direkt yok saymaya başlıyor. bu durum genelde azınlık kalan kesimlere zarar veriyor; çünkü yazılı olarak adı konulmamış olsa da hatta kişiler bunu aralarında konuşmuyor bile olsa ayrımcılık toplumun kılcal damarlarına işliyor ve farklı olana yani "öteki"ne karşı yoğun bir sosyal baskı uygulanıyor. çoğu zaman ne biz, ne öteki bunu kendine itiraf dahi etmiyor.
velhasıl, günümüz toplumunda ötekileştirme ve "biz" kavramı yaratma kişileri en derinden yaralayan ve bir yığın zora koşan ama ne yazık ki gün geçtikçe yerini daha da sağlamlaştıran ve hatta büyüyüp gelişen olgular. o kadar geniş çaplı bir mevzuu ki, birey bunu en basitinden kendi ailesinde, sosyal çevresinde de fark edebilir ya da bütün o iç savaşlarda, ırksal ve dinsel ayrımcılıklarda da görebilir. işin kötüsü çare aramak da pek akıl karı gibi durmuyor. biz kavramı asgari düzeye indirilmedikçe ötekileştirmeye dur demek imkansız görünüyor, "biz" yaratmaksa toplumun ilk çağlardan beri en büyük tutkusu. hele kapitalist alanda gittikçe gelişen(!) dünyada, sınıfsal uçurumların ve rekabetin bu kadar yoğun olduğu bu düzlemde, ulus-din devleti kavramları siyasi yapılanmayı tekeline almışken "biz"i yıkmak iyice ütopya haline geliyor. ve bireysel karşı gelişler dışında ötekileştirme tam gaz yoluna devam ediyor.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar