bugün

az yakar diye dizel araba alan memur

ya hesap yapmayı bilmeyen, ya da hiç dayak yememiş memurdur.

öncelikle dizel nedir, ne değildir bir değinelim.
1892'de alman mühendis rudolf diesel tarafından bulunmuş bir motor türüdür bu. oksijen içeren bir gazın sıkıştırılarak yüksek basınç ve sıcaklığa ulaşması ve silindir içine püskürtülen yakıtın bu sayede alev alması ve patlaması prensibi ile çalışır. bu yüzden benzinli motorlardan farklı olarak ateşleme için bujiye ve yakıt oksijen karışımını oluşturmak için karbüratöre ihtiyaç duymaz. duymaz ama, pompa, enjektör gibi görece daha pahalı aksamlara ihtiyaç duyar.

neyse, senin memur kafan bunları almaz. ben sadede geleyim.

sen niye dizel araç tercih ediyosun? az yaksın, yakıta az para öde diye değil mi? haklısın, dizel arabalar benzinlilere göre bir miktar tutumludur yakıtta. peki sen yılda ne kadar kullanacaksın arabayı? on bin kilometreden fazla kullanmazsın bilirim. hafta boyunca evin önünde brandasının altında yatar araba, hafta sonu çoluk çocuk pikniğe gidersin olsa olsa. çok abartılı bir tahminle de senede on bin kilometre civarında yapar bu kullanım. on bin kilometrede dizel araba ile benzinli arabanın yakıt farkı da elli bin lira gibi bir farktan hesaplarsak beşyüz milyon civarında bir para eder eski parayla.

bu kadarcık bir fark için değer mi peki? o dizel motorun gürültüsünü patırtısını çekmeye, üstelik arabayı alırken de üç beş milyar fazla para ödemeye. hem dizel arabanın motor ömrü de azdır, hele senin kullanımınla daha da azalır. yani senin anlayacağın, değmez... senin gibi sadece hafta sonları ve bayramlarda araba kullanan kişiye uygun araba dizel değil benzinli arabadır. öyle onun bunun demesiyle hareket etme, hesabını kitabını iyi yap.

böyle hesap bilmeyen memur kadrolarına sahip bir ülke kalkınmaz elbette. memurumuz kendi hesabını bilemiyor ki, memlekete nasıl hizmet edecek...
güncel Önemli Başlıklar