bugün

uber

kendisini doğduğu memlekette kullandım,

pek bir rahat konforlu uygulama, daha memleketimde tecrübe edemedim buradaki gibi olmayacaği muhtemel yinede bize de gelip bir ofis açması ülkem adına beni mutlu ediyor sözlük, oyunlara türkçe dil seçeneğinin eklenmesi gibi.

çok fazla pis detayı da var bu mutluluğun tabi, onun yerine biz yapaydık, yabancı sermaye falan filan. buraya yazıp etrafa bok saçmayacağım. özlü sözün özüne bakıp siz devamına getirin:

(bkz: karanlıktan şikayet edeceğine bir mum yak)

neyse, bu cümlenin devamında uygulama hakkındaki tecrübelerim ve kendisi bu uygulamayı kullandıkça hatırlayacağım bir adamın hikayesi var,

dediğim gibi kullanışlı uygulama, lükslük seviyesine göre üç farklı araba tipi falan var, seçiyorsun, kapına geliyor, özel şöförün gibi davranıyor, hani öyle aşırı bir ücret de yok, taksiden ne farkı var la o zaman dersen öyle uğraşmıyorsun taksimetrede ne yazdı ne kadar ödeyeceğim şoför bey falan yok. uygulama kayıt olurken kredi kartını alıyor, yolculuktan sonra arabadan hiç bir sözcük dahi söylemeden inip hayatına devam ediyorsun, bir kaç dakikaya mail'ine geliyor faturan.

varolduğumuz sistemin tanımı gibi, sen götünü kaldırma bilader biz paranı senden alırız.

sanırım bizdeki bitaksi uygulaması da bu uber'den kopya. bilmiyorum. olabilir. olmayabilir de.

bir de yaklaşık 1 ay önce bir kafede oturuyorum, bir adam geldi amerikanca dilinde: burada priz var mı dedi, hemen altımda vardı, dedim bak var burda, sonra kız kardeşimle türkçe muhabbetime devam ettim, 1 dakika sonra bu adam yine dönüp,

türk müsünüz?
öyleyiz galiba dedim gülerek,

ankara'dan bir gemiyle gelmiş zamanında mutfak görevlisi olarak, ortalarda bir eyalette kalmış bir süre (şuanda hatırlayamıyorum hangi eyalet), garsonluk falan yapmış, bir kız buldum sonra diyor, evlendim (buradan artık abd vatandaşı olduğu bilgisini ediniyorum) şimdi ayrıldım, kalktım geldim buraya diyor.

konuşması pek bir heyecanlı, kısa türkçe cümleler,

araba aldım kendime bu büyüklerden, şimdi uber'e katılıcam.

harika dedim hafiften şaşırarak,

hemen ekledi, ayrıldım benim kızdan, araba aldım, uber'e katılıcam,

ortam garipleşmesin diye ekledim,

çok iyi diyolar ya ona.

evet dedi, sırf onun için kalktım geldim,

bir süre kız kardeşime dönüyorum, günlük muhabbete devam ediyoruz, aklımda adamın nereden nereye geldiği sorunsalı,

çok beğenilen, hayalleri kurulan şehrinde uzun süreli öğrencilik yapmama rağmen pek bir amerikan aşığı değilim sözlük, sana da muhteşem amerikan rüyası saçmalığını anlatmayacağım, yinede bu adamın hikayesi kendisi pek bir şizofren olmadıkça çalışan adamın doğru çalışan sistemde nereye gelebileceğini gösteriyor, kız kardeşimle günlük muhabbetimde 2 dakikada bunların üzerinden geçiyorum aklımda, sonra tekrar adam söze giriyor,

nerde kalıyorsunuz muhabbetleri falan, anlattım, sonra tekrar lafa girdi, meğer geldiği ikinci günüymüş, adaya yakın bir semtte oda arkadaşı bulunan bir ev tutmuş, arada sigara içiyor ama iyi birine benziyor dedi. ben bu sırada hayatına yeni bir sayfa açmış bir adamla daha ilk gününden karşılaştığımı fark ediyorum. ayrıca türk olması da cabası.

annem geri çağırıyor beni evlendirmek istiyor dedi, güldü, yaşı 25-30 arası.

biraz daha muhabbet edip ayrıldık kafeden kız kardeşimle, tabiki yürürken pek bir kafama takıldı.

ne hikayeler var lan dedim, ayrıca tesadüfün de böylesi.

hikaye sonucuna gelirsek, pek bir garip ülke burası, dediğim gibi reklam yapma amacında değilim, şu anda oturduğun yerden kaçmak isteyen biri de olabilirsin sözlük biliyorum, bazen böyle güzel sonuçlar çıkabiliyor kaçıp gelenler için ama her zaman değil. bunu bil.

entry sonucuna gelirsek, uber bu derece almış başını gitmiş, burada 1. meslekleri bu olan, hatta sırf bunun için araba alanlar, yatırım yapanlar var. hatta bu olaydaki adam bana bir kaç tane daha araba alıp onları işleteceğini söylemişti. dolmuş gibi bi işletme sistemi var herhal demiştim o sıra, araştırmadım, bilmiyorum şuanda nası işletiliyor.

o adama güzellikler getirsin bu uber.