bugün

bal porsuğu

ilginç bir hayvandır ama kararlıyım, ne yapıp edip bir tane edinecem. yılandan o kadar korkuyorum ki anlatamam. izlediğim belgeseli kendi meşrebimce yazmaya çalışayım: şimdi bu hayvan kobrayla karşılaşıyor. dövüş kaçınılmaz olduğundan önce kobra çöreklenip dikiliyor ve herkesi tırstıran o pısss hareketini yapıyor ama porsuğun gözü kara, kımıldamadan duruyor yerinde. aşağıdan yukarı rakibini süzüyor ve kobranın saldırmasını bekliyor. kobra hücum ettiği zaman kolunu kaldırıp ısırtıyor ve o anda bir osmanlı tokadı akşediyor kendisine. yılan tokattan, porsuk da zehirden bayılıyor. sonrası bir alem; vücudundaki panzehir sayesinde kobradan önce ayılıp bunu güzelce öldürüyor ve sonra da ocakbaşındaki bir obur gibi, kobrayı dürüm niyetine mideye indiriyor. hayvanın bir diğer özelliği de(tam olarak bilmediğimden sallayacağım) 1 km çaplı bir alanda, etrafta bulunan tüm yılanların kokusunu alıp deliye dönmesi. alacaksın, bağlayacaksın evin kapısına; ne gam kalır ne kasavet. efsuna falan ne hacet, balporsuğu is the best.