bugün

kürtçe

Kürtçe ve Farsça nın farkları
Kürt dili Farsça ile akrabadır fakat zamanla Farsça'dan bazı farklılıklar göstermiştir. Bu nedenle bu iki dil arasındaki yüzeysel ayrılıklar şöyle sıralanabilir. En belirgin ayrılık Kürtçede olup da Farsçada olmayan cinsiyet liktir ki bu da Arapça'da bulunur.

Kürdolog Minorsky, islam ansiklopedisinde Kürtçe ve Farsçanın birbirlerinden ayrı ve bağımsız diller olduğunu söyleyerek bu ayrılıkları beş başlık altında toplar:

1) Fonetik bakımdan: Kürt dilinin fonetiği Farsçanınkinden ayrıdır.
2) Ses değişmeleri: Farsça ve Kürtçede bulunan ortak kelimeler ses bakımından büyük bir değişime uğramışlardır.
3) Şekil ayrılıkları: Zamirlerden tutalım fiil çekim ve bükümlerine, aitlik takılarından isim tamlamalarına kadar birçok ayrılık mevcuttur.
4) Sözdizimi farkları.
5) Kelime ayrılıkları

Kürtçenin Farsçadan farklı bir fonetiği, morfolojisi, sentaksı, kelime hazinesi ve kelime vurgusu vardır. Kürtçe anlaşılacağı gibi özgün bir dildir. .

Dilbilimcilerin görüşlerine göre Kürtçe, Farsçadan bağımsız ve daha eski bir dildir.

Sidney Smith: Kürt Dili nin kökenine ilişkin görüşler, toptan değişime uğradı. Güvenilir araştırmacıların görüşlerine göre; günümüz Kürtçesi, Çağdaş Farsça;nın bozulmuş, derlenmiş bir türevi değildir. Tersine tümüyle bağımsız ve eski farsçadan çok daha eski bir dildir.

Evliya Çelebi, Seyahatnamesinde, Kürtçeden ve Kürtçenin lehçelerinden söz eder. Kürtçenin zengin ve kadim bir dil olduğunu; Farsça, ibranice ve Dericeden ayrı olduğunu vurgular.

Örnek Karşılaştırma [değiştir]
17. yüzyılda Kürtçe yazılan Mem u Zin ile Farsçasından bir örnek;
Kürtçesi: nam ü neseba hwe hun ayan kın sırra dile bo mera beyan km (Mem u Zin)
Farsçası: nâm ü neseb-i hod tu ayan kun sırr-ı dil-e bo mera beyân kun
Kürtçesi: Hendan bı ke hunçeya dehane Nâlan ke hezare dasitane (Mem u Zin, s. 228)
Farsçası: handân be kun gonca-i dehân nâlân be kun hezâr dâsitân

Kürdoloji Çalışmaları
Kürdoloji alanında yapılan ilk kapsamlı çalışma 1787'de Kürt Dili Grameri ve Sözlüğü eserini yayınlayan italyan Maurizio Garzoni'dir. Bu eserde yaklaşık 4.600 kelime yer almaktadır. Kürtçe üzerine ilk bilgilerin yer aldığı başka bir çalışma da Rusyadan P. S. Pallas da Tüm Diller ve Lehçelerin Karşılaştırmalı Sözlüğü çalışmasını yayınlar. Ayrıca 1880 yılında F. Justi Kürtçe Grameri adlı çalışmasını Petersburg'da yayınlar.
italyan, Alessandro Coletti (1925-1985) Kürt Dili ve Grameri Sözlüğü adını verdiği çalışmasının ilk cildini Kürtçe gramerine ve ikinci cildin ikinci bölümünü de Kürtçe-italyanca sözlüğe ayırmıştır.

Kürtçe üzerine çalışmalar yapan Alman bilim-insanlarının birkaçının adlarını zikretmemiz yerinde olacaktır: E. Rödiger, A. F. Pott, Theodor Nöldekc, Albert Socin, Ferdinand Justi, Oscar Man ve Karl Hedank.
Soane 1913 yılında Londra'da Kurmanci veya Kürt Dili Grameri çalışmasını ve 1919 yılında da Bağdat'ta Temel Kurmanci Grameri adlı çalışmalarını yayınlar. Yine ingiliz C. J. Edmonds da Tevfik Vehbi ile birlikte Kürtçe-ingilizce Sözlük çalışmasını yapar. 1957 yılında Kuzey ve Merkezi Kürtçeye Lehçebilimsel Bir Bakış adı altında doktorasını yapan dilbilimci Davit Neil Mackenzie, sonraları bu çalışmasını iki cilt halinde "Kürtçe Lehçesel incelemeler" adıyla yayınlar.

Avusturyalı profesör Freidrich Müller (1843-1898) Kürt Dilinin Kurmanci Lehçesi ve Kürt Dilinin Zazaca Lehçesi adlı çalışmalarını yayınlar. Viyanalı Hugo Makas dilbilimsel çalışmalar yapmış olup Kürtçe Metinler-Kurmanci Lehçesinde adlı bir eser yayınlamıştır. Bunlardan başka, Kürtçe-Fransızca Sözlük ün yazarı A. Jaba'yı da unutmamak gerekir.

Amerika'da, Kürt dili üzerine yapılan ilk dilbilimsel çalışmalar misyoner S. A. Rhea tarafından yapıldı. 1851-1865 yılları arasında Hakkari yöresine yerleşmiş olan Rhea burada Kürtçeyi öğrenmiş ve sonradan Kürtçe gramerini yayınlamış. Rhea bununla yetinmemiş ve 1.600 kelimelik Kürtçe-ingilizce sözlüğü de çalışmasının sonuna eklemiştir.

Kürtlerin Kullandığı Alfabeler
Kürtlerin hangi tarihte hangi alfabeyi kullandıkları bilinmiyor. Bilinen bir gerçek var ki o da, tarih boyunca Kürtlerin birden fazla alfabe kullandıklarıdır. Şimdiye kadar Kürtler tarafından kullanılan alfabeler şunlardır:

Çivi yazısı; 36 harf olan bu yazıya Medler altı harf daha ekleyerek, 42 harften oluşan bir alfabeyi kullanmışlar.
Avesta alfabesi; 44 harften oluşan bu alfabe sağdan sola doğru yazılıyordu. Bazı kaynaklar Avesta alfabesinin 48 harften oluştuğuna işaret ediyorlar.
Arami alfabesi; en fazla Kürtçe yazıların yazıldığı ve Kürtçenin en eski yazılı belgeleri olarak kabul edilen ve Hewreman bölgesindeki mağaralarda bulunan belgeler bu alfabeyle yazılmıştır.
Eski Pehlevi alfabesi.
Masi Sorati alfabesi; Arap tarihçi ibn Vahsiye (miladi 856), Kürtlerin bu alfabeyi kullandıklarını ve bu alfabeyle yazılmış üç kitabı gördüğünü söylüyor. 36 harf olan bu alfabeye Kürtler altı ses daha ilave etmişlerdir.
Yezidi Kürtlerin kullandığı alfabe; yüzlerce yıldan beri kullanılan bu alfabe 31 harften oluşuyor. Yezidilerin kutsal dini kitapları Mushefa Reş ve Cilwe, bu alfabeyle yazılmıştır.
Arap alfabesi
Latin alfabesi
Kiril alfabesi
Bu sıraladığımız alfabeler dışında Doğu Kürdistan'ın Zewe bölgesinde gümüş bir tepsi üzerine yazılı farklı bir yazı türüne rastlanmıştır. Araştırmacılara göre milattan önce 8. yüzyıldan kalan bu yazının Medlere ait olduğu ileri sürülüyor. Bu yazı türüne şimdiye kadar başka bir yerde rastlanmamıştır.

Kürtlerde Alfabe Tartışmaları
islamiyetten sonra Kürtler arasında Kürtçeye uyarlanan Arap alfabesinin kullanımı yaygınlaştı. Kürt klasik edebiyatına ait eserlerin büyük çoğunluğu bu alfabeyle yazılmıştır. Ancak 19. yüzyılın sonlarında 32 harfli olan Osmanlı alfabesinin Kürtçedeki sesleri karşılamada yetersiz kaldığını vurgulayan Salix Bedirxan 8 harf ekleyerek, 40 harfli bir alfabe yaptı. Bu alfabeyle Roji Kurd'de birkaç yazı yayınlanmıştır.

20. yüzyılda Güneyli Kürtler Kürt Latin alfabesinden de yararlanarak Kürtçe sesleri karşılamada daha gelişkin bir Kürt Arap alfabesi geliştirdiler.

Yazılı olarak ilk kez Abdullah Cevdet Roji Kurd dergisinde Arap alfabesinin Kürtçeye uymadığını ve kendi alfabelerini değiştirmeleri gerektiğini işaret ediyor.

Kemal Badıllı'ya göre o dönem Kürt aydınları Latin alfabesine yakın bir Kürt alfabesi üzerinde çalışmış, fakat I. Dünya Savaşı nedeniyle bu alfabe hazırlanamamıştır.

Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nde Ermeni asıllı Hakop Xaraziyan 1921 yılında Ermeni alfabesini Kürtçeye uyarladı. Bu alfabe Şems adıyla bilinir. Aynı dönemde Asuri asıllı ishak Morogulor tarafından Kürt Latin alfabesi hazırlandı ve 1930 yılında Kürtlerin en uzun süreli yayını olan Riya Teze gazetesinde kullanılmaya başlandı. 1944 yılında Rus merkezi hükümetinin dayatmasıyla bu alfabenin kullanılması durduruldu ve Heciye Cindi başkanlığında bir komisyon oluşturularak Kiril alfabesi Kürtçeye uyarlandı.

Günümüzde Kuzey ve Güneybatı Kürtleri arasında yaygın olarak kullanılan Kürt Latin alfabesi 1932 yılında Celadet Bedirxan tarafından ilk kez Hawar dergisinde kullanılmıştır. Ancak Celadet Bedirxan bu alfabe üzerinde çalışmalarına 1919 yılında başlamıştır. C. Bedirxan, Fransız ve Türk Latin alfabelerinden de esinlenerek alfabesine son şekli vermiştir