bugün

cengiz atay

türk sinema ve dizi tarihinin gelmiş geçmiş, gelecek ve geçecek en kral en piskopat en zeki en kurnaz en sempatik en şeytan tüylü karakteridir. asil bir kumarbaz, ölümüne aşık bir adam. akrep gibi kötü huylu, herkesi harcar kimsenin gözünün yaşına bakmaz. aynı zamanda, geçmişi elinden alınan bir çocuktu cengo.

ömerin mezarı başında söyledilkeri, aşkı ve kötülüğü kısaca cengizi anlatıyor

--spoiler--
merhaba. ben cengiz atay, mahllenizin kara kedisi, kötü tohumu. kötü şeyler yaptım hayatta, evet. ama bana kötü diyen adam hiç sevmemiş demektir. çünkü siz kimi kandırıyorsunuz? birini sevmek, başka her şeyi daha az sevmek değil mi? birini seçmek, başka her şeyi ateşe atmak demek. biriyle gitmek, biriyle gerçekten çekip dibine kadar gitmek arkandaki herkesi öldürmek demek. aşk her türlü boku yiyip, yine onun kapısının önünde mi bulmak kendini? ah be ömer, doğruyu söyle hadi. biz mi kandırdık aslında seni? yoksa sen mi bir oyun oynuyorsun bize? bu hikayenin kötü adamı benim, iyisi de sensin öyle mi? hazır ordayken bir sorsana, o kadar basit mi sahiden? bence öyle değil kanka, bence sen kolayı seçtin hile yaptın. çünkü öldürmek ölmekten zor, çünkü gitmek kalmaktan zor be ömer. çünkü bence, iyi kötü hikaye. hayatta bir gidenler var, bir de kalanlar. bir de ikisini de yapamayıp, tam ortada duranlar ..
--spoiler--

cengiz ve ramiz dayının, 20 bölümdeki kumarhane sahnesi var. yiğit özşenerin oyunculuk zirvesi, dibine kadar oyunculuk bu dedirtiyor

--spoiler--
ramiz dayı : bak elinde iki asın var, benden iyi. ama aklını oyuna veremiyorsun kardeş, kendine güvenmiyorsun çünkü. bu yüzden kaybediceksin, çünkü hep ama hep kazanmak istiyorsun sen.
cengiz : umrumda değil. sizin efsaneniz, sizin cesaretiniz, gücünüz, aklınız hiç biri hiç biri umrumda değil ramiz bey. ben herkesi yenerim bu oyunda, neden söyliyim mi? çünkü umrumda değil. bana ömeri hatırlatıyorsun, umrumda değil. bana aşık olduğum kadından bahs ediyorsun, umrumda değil. beni çözdüğünü zannediyorsun, umrumda değil. ben ali değilim, ben ezel değilim, ben ömer değilim. ben her seferinde yenerim seni bu oyunda, çünkü umrumda değil. ama senin umrunda.
--spoiler--

cengiz ve ezelin pavyon sahnesi var 8 ci bölümde, işte oscarlık bir oyunculuk ve cengiz bakışları ile döktürüyor

--spoiler--
cengiz : ben kimseyi istemiyorum, yalnızca onu istiyorum ama bi sorun var.
ezel : sorun ne?
cengiz : beni değil başkasını seviyor.
ezel : bunu kendisi mi söyledi?
cengiz : söylemesine gerek yok, bazen öyle bir bakıyor ki bana, sanki onun en değerli şeyini ondan alıp saklamışım yerini söylemiyormuşum gibi.
ezel : cengiz o zaman niye evlendi seninle? niye hala senle beraber?
cengiz : (yanındaki şarkıcıya dönerek) bakma kızım, bakma artık oraya. çok geç yaktık artık bütün köprüleri, dönüş yok. oraya dönersen yanarsın. söylicen şarkıyı çaresi yok, niye mi? çünkü öyle bir halt ettik ki beraber, artık gidecek başka yerin yok. burdan anca benle çıkarsın, elin mecbur artık bana.
sonra döner ezele, ne sormuştun der. bakışlarıyla, "şimdi anladın mı amk" der gibi bakar yüzüne.
--spoiler--

bu sahneler cengiz ataydan inciler di. üniversitelerde oyunculuk budur, böyle yapılır diye gösterilmelidir.