doğum günümü kutlayan herkese çok teşekkür

gün geçmiyor ki yeni bir facebook örfümüz oluşmayadursun. yıllar boyunca merak etmişizdir ya (en azından ben etmişimdir), toplumun karakteristiğini oluşturan bu kurallar nasıl kabul görmüş diye, misal istanbul'da yürüyen merdivenlerde insanlar sabit kalacaksa sağ tarafa yanaşır, sol şerit boştur ve hareketli insanlar o boş sol taraftan yürür koşar vs ve aynı kültür ankara'da yoktur, herkes karışık buruşuk biner yürüyen merdivene, acil işin olsa iş çıkışı köprü trafiğine yakalanmış araba gibi sıkışıp kalırsın o merdiven dibinde.

işte bu davranışların kendi kendine nasıl oluştuğunu ya da oluşamadığını çok düşünmüştüm. işte en güzel örnek facebook da canlı canlı gözümüzün önünde gelişiyor. doğumgünü olan birinin duvarı arkadaşlarınca; iyi ki doğdun canım / iyi ki doğdun kardeşim / kardeşim nice yıllara / bebeğim iyi ki varsın, annen iyi ki doğurmuş seni vs. gibi klişelerle dolar. bu birinci doğum günü örfüdür ve sonra gecenin sonunda esas kişi "doğum günümü kutlayan herkese çok teşekkür ediyorum" diye başlayan bir iletiyle çağımız örflerinden birinin hikayesini mutlu sonla tamamlar.

işte toplumsal kurallar bu genel eğilimlerle şekilleniyor a dostlar. hastayım bu toplumsal kurallara, insanoğlunun oto yönetim mekanizmasına vs. içimde hümanist fırtınalar esiyor, enginlere sığamıyorum, taşıyorum.