bugün

teyze olmak

geçen hafta eriştiğim mutluluk.
ana rahmine düşmesiyle birden havaya giriyor insan. teyze olacağım, anne yarısı olacağım diye heyecan basıyor. 9 ayı sabırla bekliyorsun. gelecek yeğenine hediyeler alarak, bebek mağazalarında gördüğün her şeye saldırarak, bundan da olsun, şundan da olsun, en iyisi benim yeğenimde olsun diyerek geçiyor 9 ay. sonra aylar bitiyor, günler bitiyor ve saatleri saymaya başladığın gün gelip çatıyor. 9 ay yetmezmiş gibi ona denk bir 9 saat daha. bekle bekle bitmiyor. kardeşin acı çekiyor suni sancıyla. yanına gidiyorsun ama yardım edemiyorsun. "canım çok yanıyor abla" dediğinde çöküyorsun, kaçıyorsun yanından. son anlar ama gelmiyor bebek. dışarda beklemekten 9 doğuruyorsun. doktor çıkıyor bir telaş. olmuyor diyor, gelmiyor bebek. kalp atışları yavaşlıyor. acil sezeryana alıyoruz diyerek koşturuyor. zaten gergin sinirlerin boşalıyor. başlıyorsun ağlamaya. ne yani, kardeşim o acıyı 9 saat boşuna mı çekti. 9 rakamından nefret etmeye başlıyorsun. neyse diyorsun, nasıl iyi olacaksa öyle olsun. sezeryana alıyorlar, 15 dk sonra geliyor geri. ikisi de iyi. şükrediyorsun. gördüğün an için kıpırdıyor. hayaller kuruyorsun, biraz büyüyünce onunla nasıl vakit geçireceğini, ona daha neler alacağını düşünüyorsun. ufak aksilikler oluyor, emmiyor filan. olsun diyorsun. sağ salim geldi ya yeter diyorsun. kokluyorsun süt kokan tenini, doyamıyorsun. ufacık daha, kucağına almaya korkuyorsun bir yerini incitirim diye. duruyorsun, kıpırtısız seyrediyorsun. teyzelik annelik yarısıymış. yeni bebeğin sevincini, annenin çektiği sancıları yaşıyorsun sen de.